Sevgi biriktiriyorum sana, borçluyum biliyorum.
Dolmuyor heybem ne yapsam da
Ve diğer gözü heybemin bana ait, gam ve hüzünlerle dolu.
Fidanlar yetiştiriyorum sana, boy boy fidanlar
Ve kurşuna diziyorum öfkeyi Nur-u Dilara’m.

Yıldızlar yağıyor üzerime.
Bir başka yazar şairler akşamleyin.
Bir başka sevdirir kendini gece
Ve bir başka sevimlidir dünya.
Kaç akşamdır İstasyon’da sabahlıyorum
Tüm canlılar uykuda.
Ve ben seni bekliyorum Erzurum’da.

Yıldızlar yağıyor Nur-u Dilara’m
Üzerimde hafiften bir rüzgâr
Ve inceden yağmur çiseliyor
Ve şimşekler çakıyor tabyalardan.

Ben sana sevgimi borçluyum sen ise bana vuslatı.
Ve kim bilir kaç tren geçti bu istasyondan
Sensiz trenler sevdiğim, hepsi öksüz çocuklar gibi boynu bükük
Günlerden Cumartesi
Kim bilir nerelerdesin sevdiğim.

Gel ey Nur-u Dilara’m!
Yüreğim sana han, yüreğim senin otağın
Ve gömülüyorum yüzlerce yolcu arasında karanlığa
Her canlı yaşar karanlığı
Ben ise yaşıyorum hem karanlığı hem sıradanlığı.

İçiyorum işte yalnızlığı, konuşuyorum yalnızlıkla.
Ve bir tren daha görünüyor uzaktan, yağmur hırçınlaşmış yağıyor.
Sırılsıklam bekliyorum, tan yeri ağarmak üzere.
Ve bin defa ölüyorum yaklaştıkça tren.
Yüreğimden seller akıyor.

Gel ey Nur-u Dilara’m!
Sende çileyi yaşamak, sende sevdaya doymak
Doyumsuz seninle her şey
Gel farkına varayım adamlığımın, farkına varayım yaşadığımın
Teyzenler demiş Ahmet abiye
Cumartesi gelecek diye.

Bir tren daha yaklaşıyor git gide
Trenle beraber kalbimde duracak gibi.
Eriyorum yağmurda, parça parça ciğerim,
Yüreğim pare pare.

Ve sen kolunda iniyorsun bir yabancının.
Ben yine sırılsıklam,
Artık yağmurda yağmıyor, yıldızlarda,
Şimşekte çakmıyor tabyalardan.
Şimdi o tren adam gibi adam, başlı başına kahraman
Ve boynu bükük benim yetimler gibi.

Ben yine sana sevgi borçluyum, heybemin bir yanı sevgiyle dolu.
Döküyorum gam ve hüzünle dolu diğer yanını.
Onlar benim hasretimdi, onlar benim gurbetimdi.
Gözyaşlarımı dolduruyorum,
Boş kalan tarafına heybemin
İçim parçalanıyor yaklaştıkça sana.
Yaklaşıyorum işte.

Yalnızlığım daha ağır sırtımda şimdi.
Ve işte yanındayım,
Al heybemi Nur-u Dilara’m
Hakkını helal et
Hakkını helal et, Nur-u Dilara’m

04.06.2009--Bir akşam vakti
 

Davut Ziya Üzel

( Nur-u Dilaram başlıklı yazı Davut Z.ÜZEL tarafından 11.05.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.