Online Üye
Online Ziyaretçi
Kemal parka çektiği arabasından daha yeni inmişti, telefonunun sesi ile irkildi hayırdır bu saatte dedi ve telefonuna baktı, baktığında arayan tanımadığı bir numara idi ehh bu saatte de yanlış numara aranır mı dedi telefonunu meşgule çevirdi.
Tam cebine koyacaktıki telefonu bir daha çaldı baktı aynı numara tekrar arıyordu acaba kim bu deyip telefonu açtı.
Telefonu açtığında karşısındaki ses sen Kemal misin dedi isminin söylenmesi üzerine evet benim buyrun sizi dinliyorum.
Onu arayan kız kardeşinin komşusu idi, arayan kendisine kardeşin rahatsızlandığını Ünüversite hastahanesine kaldırdılar şimdi hastahanede dediğini duydu.
Kemal şaka mı yapıyorsun daha bir saat önce birlikteydik balkonda oturduk, şakalaştık, güldük eylendik, dondurma yedik dedi.
Karşısındaki ses ben söyleyeyim başkada da bir şey diyemiyeceğim dedi ve telefonu kapattı.
Kemal hemen kız kardeşinin telefonunu aradı telefon kapalıydı, tekrar aradı yine kapalıydı kendi kendine biri bana şaka yapıyor ama böyle şaka da olmazki dedi kızkardeşinin eşi Burak ı aradı Burak ın telefonu açıktı telefonu uzun uzun çaldı kendi kendine her halde uyudular deyip kapatmak üzere iken telefon açıldı karşısındaki ses tanımadığı bir ses di ancak bağrışma ve ağlama sesleri geliyordu.
Burak ın telefonunu açan ses buyrun ben Burak ın kuzeniyim dedi bunun üzerine Burak yokmu diye sordu aldığı cevap da Burak ara ara baygınlık geçiriyor önemlidir diye ve ayrıca canım abim yazdığı için ben baktım dedi.
Burak'a ne oldu diye sorduğunda aldığı cevap ile şok oldu, olamaz diye bağırıp elindeki telefonu duvara fırlattı.
Kemalin bağırdığını duyan ve dizlerinin üzerinde çöküp ağlar vaziyette olduğunu gören komşuları hemen Kemalin yanına koştular yüksek sesle olamaz benim kardeşim ölemez diye feryat eden Kemal i sakinleştirmeye çalıştılar.
Bu gürültüleri duyan ve uyanan Dr. Hasan da üzerine bir şeyler giyip Kemal in yanına geldi, sakinleştirmek için boynuna sarıldı sen neden böyle bağırıp duruyorsun dur birlikte hastahaneye gidip bakarız belki kardeşin bayılmıştır ya da başka bir şey vardır sana öyle söylemişlerdir dedi ve Kemal'i sakinleştirdi.
Daha sonra balkonda onlara bakmakta olan eşine seslenerek arabanın anahlarlarını göndermesini istedi. Aracın anahtarları geldikten sonra Kemal i de yanına alarak hastahaneye gittiler gittiklerinde acil in önünde her zamanki koşuşturanlar vardı ama bu akşam daha farklıydı fark da ağlayanlar çoğunluktaydı.
Kemal hemen içeriye girmek istedi ancak kapıdaki görevliler kendisini içeriye almadılar, tam bağırmaya başlıyacağı zaman Dr. hasan sen bahçede bekle ben içeriye gireyim arkadaşlarımdan durumu öğreneyim dedi ve kendisini tanıyan görevlilerde kapıyı açtı Dr. Hasan içeriye girdi.
Acil Amaliyatların yapıldığı yere geldiğinde kapının önünde okul arkadaşı olan Dr. Ali yi gördü Kemal in kardeşi Arzu yu sordu durumu nasıl dedi aldığı cevap da maalesef oldu.
Doktor hasan ölüm nedenini sordu aldığı cevaplada Arzunun kafasına isabet eden bir mermi ile beyninin hasar aldığını ancak yapılan müdahalelere rağmen kurtarılamadığını öğrendi daha sonra dolaptan bir kutu sakinleştirici hap aldı cebine attı kantinden de pet şişesi ile su ve üç beş bardak aldı.
Şimdi tek bir şey kalmıştı Kemal'e Arzunun öldüğünü söylemek ama nasıl söyleyecekti. Kemali 10 yıldır tanıyordu birbirlerini ne kadar çok sevdiklerini daha Arzu 5 yaşında iken annesi ile babsının bir trafik kasazında öldüğünü kendilerine bir süre teyzelerinin baktığını daha sonra Amcaları nın bunları okuttuğunu 20 yıldır hiç bir birlerinden ayrılmadıklarını her yere beraber gidip geldiklerini, kardeşi Arzu ya sen evlenmeden ben evlenmem seni bu dünyada tek başına hiçbir yerde bırakmam dediğini ve kız kardeşini daha 5 ay önce evlendirdiğini, kardeşine uğramadan evine gelmediğini de biliyordu.
Ne olursa olsun söylemeliydi.
Dışarıya çıktı Kemal'in Burak'a sarılarak ağladığını gördü bir birlerine nasıl bizi bırakıp gider diye feryat ederek ağlıyorlardı.
Dr. Hasan Burak ı tanıyordu Arzunun eşi olduğunu biliyordu benim bir şey söylememe gerek kalmamış dedi ve Kemal ile Burak ın yanına gitti.
Hasan kendilerine sakin olmalarını söyleyerek cebinden çıkardığı sakinleştirici haplardan birer tane verdi, su ile yutmalarını sağladı.
Daha sonra Burak a olayın nasıl olduğunu sordu;
Burak da Abim bizdeydi, balkonda oturduk konuştuk şakalaştık daha sonra abim bizden ayrıldı biz bir süra daha balkonda oturduk daha sonra masanın üzerini toplamaya başladık tam bu sırada korna sesleri ile bağırışmalar geliyordu bizde ne oluyor diye bakmaya başladık tam arabalar bizim evin önünden geçerken birden silah sesleri gelmeye başladı bu arada benim kulağımın yanımdan vınn diye bir ses geçti yan tarafımda buluna Arzu aaahhh vuruldum deyip yere düştü yere baktığımda Arzunun başından kanlar geliyordu daha sonrasını pek hatırlamıyorum kendimi arabanın içersinde kuzenimim kollarında buldum dedi.
Nasıl oluyor Allahım daha iki saat önce birlikteydik konuştuk hatta ben giderken boynuma sarılıp abiciğim sana bir süprizim var ancak bunu üç gün sonra senin doğum gününde söyleyeceğim dediğini unutamam acaba benim bir tanem güzel kerdeşim bana ne söyleyecekti dedi ve ağlamaya başladı.
Dr Hasan ben içeriye gidip gerekenleri yaptırayım siz burada bekleyin dedi ve hastahaneden içeriye girdi ve bir süre sonra tekrar yanlarına gelerek tamam her şey yolunda gerekenler yapılacak yarın öğle saatlerinde Arzu yu teslim edecekler dedi.
Gelen diğer yakınlara da gerekli bilgi verdikten sonra Kemal ile Burak ı yanına alıp Kemal in evine götürdü.
Kemal eve geldiğinde aman allahım bu nasıl bir şey önüne gelene silah veriyorlar önüne gelen silah ruhsatı alıyor ondan sonra da daha hayatının baharında olan insanlar hiç yoktan, hiçbir şeyden habersiz ölüyorlar daha sonra da bu caniler üç beş yıl yatıp çıkıyorlar böyle şeymi olur deyip feryat ediyordu.
Bunları duyan Burak da abi önce bu yasaları çıkartanlara, çıkarttığı yasaları takip etmeyenlere, bunların böyle gezmelerine göz yümanlara hesap soracaksın.
Yasa varsa vatandaş yasal hakkım diyor alıyor verenler ne yapsın, vermek zorunda ama esas mesele aydınların, siyasilerin ikide bir dile getirdikleri medeniyetleri ve kültürünü öne surdükleri bol bol övdükleri avrupa ülkelerinde yaşayan insanların kültür seviyesindemiyiz dedi.
Kemal Arzu nun abi sana süprizim var ama senin değum gününde söyleyeceğim dediği aklından çıkmıyordu Burak'a dönüp Arzu nun bana süprizi neydi diye sordu.
Burak da ben bilmiyorum abi biliyorsun bazı şeyleri seninle paylaştıktan sonra benimle de paylaşıyor, ben evlenme teklifi yaptım bana cevabı ne olmuştu biz kız eviyiz naz eviyiz abimle bir toplantı yapalım daha sonra teklifinin cevabını alırsın dedi ilk önce sana evet diyeceğim demiş sana evet dedirttikten sonra bana evet demişti, bende şaka olsun diye abi ben sanamı evlenme teklifi yaptımki sen Arzu dan önce evet diyorsun demiştim.
Seninle onun arasındaki sevgi bam başka bu sevginizden dolayı da size hayranım ve ayrıca da sizi çok seviyorum keşke tüm kardeşler sizin gibi bir birini sevse dedi.
Kemal; Arzu ile geçirdiği o mutlu ve hüzünlü günleri düşünüp gözlerinin önünden geçiriken uyuya kalmıştı.
Bir süre sonra Hastahaneye gittiler Arzunun içinde olduğu tabutu aldılar Dr.Hasan hastahanede hazırlanan evrakları Kemale getirdi verdi gelen evrakları okumaya başlayan Kemal bir evrakı gördüğünde dondu kaldı, başladı ağlamaya, bu bu hiç olamaz kardeşim anne oluyormuş bende dayı dedi ve kaderlerine isyan etti.
Kemal defnettikleri kardeşinin mezar taşına şöyle bir yazı yazdırdı.
Magandalar var oldukça masum iki can böyle burada yatar. önemli olan bu masumları buraya yatıranların yatması.
25.06.2011