Safa Tepesi - Ayumi -4
...
Genç kız : "Sadece bir Türk'ü sevdiğimi söyledim. Biz de kararı evlenmek isteyenler
verirler."
Gönlü umutla umutsuzluk arasında çırpınıyor, bedenini soğuk
bir ter kaplıyordu. Genç kız, kararlılığını belli eden davranışıyla "Şimdi cevap vermeye bilirsin" diye mırıldanıyordu. Genç kız, ezik
kahrolmuş duygularla bakmaktaydı.
"Acılar ve sevinçler müşterek olmalı. Derdimizi bir birimizden
saklıyorsak, ne anlamı olur birleşmenin? Ben bir Budist'im diye
mırıldanıyor. "Senden saklıyor muyum? Ya siz… Sizin de Müslüman olduğunu
biliyorum!"
Ağlamaklı baktı genç adama. "Güzellik, sırf bunun için beraberliği
arzulamak, çok basit istek bence. Acılarımız ve sevinçlerimiz buna isyan
etmez mi? İnsanın başka şeyler konuşmaya, araştırmaya, hatta çok
şeyleri bulmaya, kaybetmeye bile ihtiyacı vardır. "
"Herkes gibi benim de
bir dış dünyam ve bir de iç dünyam vardır. Orada yasaklara, devletin
koyduğu kanunlara, hatta törenin koyduğu bütün kurallara bile kafa
tutar, isyan ettiğim olur."
"İnsanın içinde biriken, taşmak isteyen bu
sırlar var ya, beraberlik, bütünleşmek ve hayatı bölüşmek denilen arzu,
daha çok bunun için olmalı. Sizi arkadaş olarak seçişim; en yakışıklı
bir siman olduğu için değildi..."
"Suskun, vakur, tenezzülsüz görünümünüzle
bir muamma gibi oluşunuz, tıpkı bir mıknatıs gibi beni peşinizden
sürükledi. Sizi çözebilmek ve sonra sıkışan yüreğimin gizlerini size
açarak rahatlamak istemiştim."
"Bir Budist çocuğuyum. Babam zaman zaman bu
öğretileri anlatır bize. Türkleri Müslüman diye duyarım. Ben bunları
konuşarak öze yaklaşmak istiyorum. Size nasıl yasak tanımadan
düşüncelerimi açmışsam, sizden de aynı şeyleri beklemekteyim. En azından
bir şeyler söylemelisiniz. Beni inandırmalısınız."
"Gerçekleri bilmemek, doğup büyüyerek toprağın derinliklerine
karışmak.. Bunlar sebebi araştırılması gereken sorular olarak duruyor
içimde.
Babam : "İnsan sebepsiz olarak yaratılmadı…" ifadesini sürekli
tekrarlayıp durur. Yeryüzü, gökler, yıldızlar, denizler, canlılar ve
insan… Her biri dev bir muamma kafamda. İlmi sebepler araştırılmakta
sonra akıllara durgunluk verecek şekilde, gülünç bir ifade ile
tesadüflerin kucağına terk edilmektedir.
Ölenler, ölümün eşiğinden
dönenler, hastanelerde inleyenler, iç ürpertici hadiseler hiçbir şey
anlatmıyor mu? Yaşadığımız bu asırda ciddi rahatsızlıkların çoğunu
gideremeyen tıbbın yoğun vakalar karşısında acze düştüğünü görmek,
beynimde binlerce soru üretiyor."
...
Devamı Var...
...
Km - 010105
(
Safa Tepesi - Ayumi -4 başlıklı yazı
KOCAMANOĞLU tarafından
5.08.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.