Ben Yazdım Oldu

Şiir yazmaya başladığım zamanlarda,ufak-tefek karalamalarımı  sitelere asmaya başlamıştım.Hep olumlu tepkiler alınca kendi kendime düşündüm! Bu şiirleri eleştirecek bir edebiyat gönüllüsü yok mu?
Bir süre bekledim.Sonunda eleştiri konusunda birikim sahibi olan bir Hocanın kapısını çaldım.
Öyle bir eleştiri yazmıştı ki! Defalarca ağzı açık okudum.


Şiirin tekniğini bilmeme rağmen,sırf heceye uydurmak için anlamsız,gelişigüzel kelimeler sıralamıştım.

Hatalarımı biliyordum.fakat;içimden de kızmıştım.

''Doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlar.''Atasözünü anımsadım.

Kendime döndüm ve dedim ki;ey biçare insan bu eleştiriye kulak ver.Kör nefsinle sakın bu kişinin gönlünü kırma.
Toplumumuzda bu kişiler ender bulunur.Saygı da ve hürmette kusur etme.

Ve o günden beri kendini yetiştirmiş Üstadların olumsuz tepkilerini kendimce olumluya dönüştürüp farklı pencereden bakmaya başladım.

Bu arada sadece şiir konusunda değil,onların her sahada gönül zenginliğini gördükçe gıpta ile seyretmekten kendimi alamadım.

Ben güzel gönüller keşfetmiştim,üç beş karalamanın ne önemi vardı?

Velhasıl topraktan aldığını toprağa vermek gerekecekti.Madem bir kaç kelâm  edecek duruma gelmişken doslarımızın,kardeşlerimizin sayfasını ziyaret ettik.

Nihayetinde şuana kadar birikimlerimizle zaman zaman bazı şiirlere bizde bıraktığı etkiler doğrultusunda düşüncelerimizi paylaştık.

Olumlu yaklaşımımıza teşekkür edildi.Olumsuz yaklaşımımız özelimize mesaj çekilerek kınandı.

Bir bayan olarak ben düşüncelerimi eserin altına yazıyordum,o şahıslar da bana verecek cevapları oraya yazmadılar.Çünkü hatalarını görmek istemediler.Böylece beni pasifize etmeye çalıştılar.

Sonuçta sanal alem burası,söylemek istediklerimizi tam olarak açıklayamadık.Zaman zaman bazı problemler oluştu.Halbuki ileri sürülen düşünce eserin altında tartışılsa idi kişi kendini başkalarınında izlediği düşüncesiyle bir anda gerçek kimliğini bertaraf edebilirdi.

Asıl meseleye gelelim:

Hece şiiri ayaktan-uyaktan ibaret değildir.Bir eserde önce duygu önemlidir.Okura duyguyu veremiyorsan istersen âruzla yaz o benim gözümde,altın suyuna batırılmış kara çöptür.Bir ateşe yaklaştırdığında ani bir alevle kül olur.

Kısaca bir eserin ruhu yoksa iskeleti işe yaramaz.


Ben ne şair olduğumu iddia ediyorum ne de yazar.Ben sadece bir okurum,öğreneceğim çok şey var.En önemlisi insan olmayı öğrenmeye çalışıyorum.Bazı insanlar eserlerini okumamı yasaklasa da.(Ki o insanlar Allah'a gönül verdiklerini,iman aşkıyla yandıklarını bir kaç şiirde dile getirmişlerdi.Allahın yarattığı kulunu,yine onun verdiği ilhamla yazdıkları eserlerle böbürlenerek kendilerini üstün vasıflı ilan etmesine ne demeli bilemiyorum.)

''Ben yazdım oldu''düşüncesinden uzaklaşamayandan kimseye hayır gelmez.Ben derim ki,bir kez daha tefekkür etsinler....

Sevgili kardeşlerim ilk defa bir nesir çalışması kaleme aldım.Kusurlarımı mazur görün.

Sevgi,saygı ve selâmlarımla.

 

( Ben Yazdım Oldu başlıklı yazı MelahatTEMUR tarafından 30.09.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.