Bir  şarkı var ya “Yârim/ gül damlası damlası.”

 Ellerinden süzülür günüme efsaneler.

 Gamzenin ışıltısı bende aşkın imlası.

 Seni düşünmek için tükenmez bahaneler.

 

Ne nokta ne virgüldür bu aşkta lâzım olan.

Sımsıcak nefesine ekmek gibi muhtacım.

Sabah senle ışırım akşam seninle solan.

Mamurluğum gülüşün biraz kaş çatman acım.

 

Leyla kıskanır duysa sana dair düşümü.

Bir kanun name olur aşk adına hislerim.

Yüreğimde demlenir aşkının iz düşümü.

Gamzendir gül kokulu sır ihtiva eden im.

 

Mevsimler gelir geçer sen içimde büyürsün.

Erguvan dallarında hayalin asılı giz.

Ben senin tutsağınım sense olanca hürsün.

Bil ki senin eserin yüreğimde derin iz.

 

Gül damlası gülüşün adınla özdeş senin.

Her  yağmurun ardından kokun sarar cihanı.

Itırlanır terinle zambak misali tenin.

Ve aşkının imlası dur durak bilmez anı…

 

Çözülür saçlarının ıtırı her gün suya.

Berraklaşır teninle koy’un firuze rengi.

Deniz bin bir hayalle senle dalar uykuya.

Senin billûr sesinde aşk nağmesi ahengi.

Ankara, 16.2012 İ.K

 

 

 

 

( Aşkın İmlası başlıklı yazı İbrahim Kilik tarafından 16.03.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.