*Büyük düşünce güneş gibidir. Binlerce yıldır her gün yeniden doğmuş ve doğmaya da devam edecektir..

*Düşüncelerine hakim olamayan diline; diline hakim olamayan davranışlarına söz geçiremez.

*Aptallar inatçıdır. O nedenle de inatla aynı yanlışı yaparlar ve yanlış yaptıklarını da inadına kabul etmezler.

*Başkalarının düşüncelerinden faydalan; ama başkalarının aklını kendi aklınmış gibi kullanmaya kalkma.

*Bir düşünür “Köle, düşüncesini söyleyemeyen adamdır.” Demiş. Köle düşünemez ki, söyleyecek bir şeyi olsun.

*Zorlukla karşılaşınca; aptallar kaçar, zayıflar bocalar, akıllılar ise üstesinden gelmenin yollarını arar.

*Bilinçaltını gösteren bir alet olsaydı, insanlıktan vaz geçer; belki de hayvan olmayı bile tercih ederdik.

*Doğa, yasalarını senin için değiştirmez; sen, doğa yasalarına göre kendini değiştirmelisin.

*Gelecekten o kadar emin olma; çünkü gelecek, ya gelecek ya da gelmeyecek!

*Politikacının şaşkını; okyanusun ortasında fırtınadan korunmak için liman arayan, hallüsinasyon gören ve gemisi ha battı ha batacaktır olan bir kaptan gibidir.

*Sanata ve sanatçıya en büyük kötülüğü sahte sanatseverler yapıyorlar. Üstelik sanatı ve sanatçıyı onlardan koruyacak ne bir yasa, ne de bir dernek var.

*Anladım ki hata yapmama izin veren, aynı zamanda beni en çok sevenmiş.

*”Pişmanlık duyma, keşke deme, şunu yapma, bunu söyleme!” Diyorlar. İyi de kardeşim, ben melek miyim? Biraz beni serbest bıraksanız da şu insanlığımı doyasıya yaşasam!

*Başarmak için cesaret gerekir. Doğru. Ama cesaret için ne gerekir? Bu sorunun cevabını bana verirsen, başarılarımın arttığını göreceksin.

*Hemen hemen hiçbir şeye hayret etmem; hayret edenlerden başka…

*Sahip olmadıklarını elde etmek isterken, sahip olduklarını da kaybedebilirsin. Bir çok insan hayatı, böyle kaybolmadı mı?

*Öğretmenlerim, bana okulda onlarca ders yerine keşke yaşamayı öğretselerdi…

*Dostun iğnesi, düşmanın kazığından daha fazla acıtır.

*İçimdeki savaşın ne galibi belli, ne de mağlûbu.

*Zaman bana küsmüş. Nedeni sordum. Dedi ki: Sen beni harcadın.

*Ne bana, ne de başkalarına benze! Kendine benze yeter. Yani sen, sen ol.

*Söylenmemiş sevgi, ancak sevgi dünyasının mezarlığında yer alabilir.

*Kumarda iki değil, yüz ihtimal vardır! Bunlardan biri “ya kazanırsın”, geriye kalan doksan dokuz tanesi  ise “ya da kaybedersin”dir.

*”Şu kadar yıl yaşadım, ama ben bu hayatı anlamadım.” Diyen, gerçekte hayatı yaşamamış bir kişidir. O öyle sanıyor! Çünkü yaşamak= hayatı anlamaktır.

*Yanlış yapmak hayatın sonu demek değildir; ama bilerek yapılan yanlışın da savunulacak bir tarafı yoktur.

*Gündüz geceye dönüştü diye üzülme; sabret, nasıl olsa gece de gündüze dönüşecek.

*Gelecek, çabuk mu gelecektir, yoksa yavaş mı? Bilemem. Benim bildiğim, ben ona doğru hızla gidiyorum.

*Büyük adamlar; hiç hata yapmayan insanlar değildir; hatalarından ders çıkarıp başarıya ulaşanlardır.

*Egoizmin törpüsü fedakârlıktır.

*Dostun tilkiyse kandırılmayı, aslansa parçalanmayı, yılansa sokulmayı göze alacaksın.

*Dostunun sözleri sana batıyorsa, o ilişkiyi gözden geçirmelisin.

*Gecenin karanlığında bile yanlışı görüp de, gündüzün aydınlığında doğruyu göremeyen insanlar var.

*Hayat sana iki eline de uzatır. Bunlardan biri alan, diğeri veren eldir. Yerine ve zamanına göre hangisini seçeceğine ise sen karar vermelisin.

*Şansızlığına atacağın her iftira ve suçlama, seni başarısızlığa biraz daha yaklaştıracaktır.

*Vefa yok diye yakınıyorlar. Neden yok? Çıkarcılığı, alçaklığı, ihaneti görür de vefa oralarda durur mu?

( Oruç Baba’dan Aforizmalar-49 başlıklı yazı Ömer Faruk tarafından 10.04.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.