Bir pergel ayağında, dönüyor duruyorum, 
İki parmağa mahkûm, kaderim bu diyorum, 
Çizdiğim çemberlerin, ara sokaklarında, 
Bir kesişim noktası, bulup çıkamıyorum.

*


Yaşanmış ki söylenmiş dünyada her şey yalan,

İyi gün dostlarından kalmazken kapı çalan,

Sığındığım dehlizde ben koştukça daralan,

Bu ateş çemberini yarıp çıkamıyorum.

 *

Bu çıkmaz sokakları etrafımda çizdikçe,

Engel kapılarını art ardına dizdikçe,

Buz dağları önümde ardı sıra durdukça,

Ördüğüm kördüğümü çözüp çıkamıyorum.  


*


Kurtuluşum ne mümkün açtığım yaralardan,

Ömrün sonuna doğru geçerken sıralardan,

Dip yapmış vakitlerde verdiğim aralardan,
Saatleri yeniden kurup çıkamıyorum.

*


Gönül baş başa iken aramıyor sarayı,

Ruhuma gem vurup da gördüm akla karayı,

Bir ömür iç dünyamda birikmiş hatırayı,

Bir kalemde çizerek silip çıkamıyorum.


*


Yine çıkmaza girdim melankolik günümde,

Yaşama tutturacak ne kaldı ki yönümde,

Ben koştukça yollarım daralırken önümde,

Bu umut ışığına varıp çıkamıyorum.



 
 
EKREM KAZAN
( Pergel başlıklı yazı Ekrem Kazan tarafından 4.05.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.