Gönlüm ne makam ister ne paye.
Gönlümün sultanı sensin Piraye
Kirpiklerinin gölgesi düşer yüreğime.
Bakışların fitil olur çerağıma.
Bir nisan yağmuru gibi yağardın saçlarıma,
Sonra kor oldun Piraye avuçlarıma.

Denizlerime tuzdu gülüşün.
Zemheride yazdı gelişin.
Öyle bir hicretin var ki Piraye
Vurgunum oldu gidişin.

Piraye yokluğun yüreğime kor,
Hasretin ki müşkül zordan daha zor.
Ölüme teslimim ayrılığın kor.
Gel de bu sızılar dinsin Piraye.
Bu mahzun gönlümde vuslatın gaye.
Vuslat gerçekleşsin dön de Piraye.

Ay doğar içime hep şavkın vurur.
Güneşle gözlerin içim kavurur.
Sabah yeli saçlarını savurur.
Her hâlin efsane bana Piraye.
Sen bende gayesin bilmem ki niye.

Bunun adı aşk mı yoksa hasret mi,
Hasret yokuşunda açan kesret mi?
Sen uzaklardayken dertler biter mi,
Gel de bu ateşi söndür Piraye.
Bahtımı yeniden döndür Piraye.

Piraye çağlayan gülüşün senin.
Ak köpük misali bembeyaz tenin.
Vebali bende mi sensiz günlerin.
Bu vebal çok ağır ben yüklenemem,
Sevdanın yolundan asla dönemem.
Çağlayarak gel de bu hasret dinsin,
Hüzün dağı olan gönlüm sevinsin.
Piraye unutma!
Sevda yolunda,
Ben sana bendeyim sen de benimsin.
Sen ki Pirayesin ben de gayesin.
Sevabım, günahım ve vebalimsin.
Ankara,15.08.2009 i.K
( Piraye 2 başlıklı yazı İbrahim Kilik tarafından 8/15/2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.