“Evrende kaç boyutlu resimiz-

Sorgu ayinlerine süsleniyoruz-

Ruhsatsız sözcüklerde…”

 

Anlaşabilseydik;

Diş kesmeden/

Duvarlara yazmadan/

Sende melûl bakışlar

Bende soprano gırtlak

Sorumuz hayrola

Sonumuz kanlı

 

İçi boş acıların seyrindeyiz

Birazdan gelecekler hoş sözlerle

Ayasından ayrılacak kemikler

Ah bir dillensem ellerinizde

Mâkus talihime ot tıkamayın

Oynamayın alıcılarımla

 

Başımda şaman dansı

Kemiklerim toplanıyor özenle

Gölgesiz kuyularda gözlerim

 

Sen Cebrail kurbanı

Bense ibrahim’e ağıt

Ritüeller saklı

Kalbimiz tığda

 

“Al basması bu

Düşekleri tuzlanan

Sancılara…”

 

Kaç karakter analizi

Umut tacirlerine yüklendi

Avuçlar dolusu mutluluk

Şen kahkaha şişelerde

Karlar ülkesine yolcu

Beyaz pardesülü beyler

Duvar yüklü kadınlar

Bebe elleri

Kimsesiz…

 

Naz ölçekleri tutmaz

Ruhsatı bey elinde gelinler

Kirli sunaklarda yüzleri

Belirsiz dualarda

Ergen rüyaları

Bulanık…

 

Son/

Nağmelerde eziyet

Dal kırığı düşlerde

Göveren yalnızlık

Abideleri…

Son atımlık gül kurşunu

Parseli alınmış yüreklere

 

Kana kana harca…

( Ruhsatsız Sözcükler başlıklı yazı prens tarafından 26.11.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.