Hani veda etmeye geldiğin gün…
Sağanak sağanak yağan, iliklerimize kadar bizi ıslatan yağmurlu havada…
Aheste aheste yürürken kaldırım taşlarında, sonra… 
Aniden durduk bir sokağın başında. 

İkimizde sus pus olmuştuk, o kadar şey vardı ki söylenecek, lakin sözler bir bir dizilmişti, düğüm olmuştu boğazımızda.

Bir ara üşüyorum demiştin! Matemin rengi siyah şalın vardı omuzlarında, titriyordu bedenin.
Ellerini ovuşturuyordun, ellerini avuçlarımın içine aldığım ve kollarımla sımsıkı sardığımda…
- Ne üşümesi sevgili! Alev alev yanıyordu tenin, sanki yerinden çıkacak gibi öyle hızlı çarpıyordu ki kalbin...
Sonra yürek yakan sözler döküldü dudaklarından olmaz imkânsız artık, sen ve ben biz olamayız!
-Unut beni! Sende daha fazla acı çekme, yapacak bir şey yok!
Şimdi bize kısmet değilmiş deyip, yolumuza devam etmek düşer, 
Zaman geç değildi, ama… Şu an çok geç! Bu yolun artık dönüşü yok.
Karşına ummadık anda biri çıkar çok seversin, o zaman beni unuttuğunu fark edersin, Allaha emanet ol! Hakkını helal et!


İşte bu sözlerindi ok gibi yüreğime saplanan, beni derinden yaraladın çekip giderken kollarımdan.

Uzaklaşırken birbirimizden ne olur gitme, giderken beni de götür diye haykırıyordu gözlerin.

-Yalan mı sevgili bu yüzden çarpmıyor muydu kalbin?
Ayrılığın ateşini saldın bağrıma, unut beni diyerek tuz ektin yarama.
Kolay mı sanıyorsun böyle deruni bir aşk nasıl son bulsun? 
Aslında bitmesini sende istemiyordun.

Hani bir gün züleyha'yı yusuf 'u anlatmıştın; işte şimdi züleyha gibi sen de beni zindana attın!
Genç yaşta saçlarıma düşürdün ak, yitirdim umutlarımı, çaldın dünümü, bu günümü yarınlarımı…
Sadece bunlar mı? Sen bende ne bıraktın ki sevgili? Hayatımı kararttın, yaşama sevincimi elimden aldın.

Hani şahit tutmuştun aşkımıza kızgın güneşte yanan taşları…
Semada uçan kuşları, zifiri karanlık geceyi aydınlatan yıldızları…
Şahit değimliydi? Mevsimi baharda esen rüzgâr, gökten düşen yağmur damlaları?
Söyle sevgili yalanmıydı bu sözlerin?
Yalanmıydı damla damla yanaklarına süzülen boncuk boncuk ağlayan yeşil gözlerin?

Senden başkası haram olsun, ten gömleğini çıkarsın da ruhum göklere uçsun.
Gitsen de benden, ben hala seni çok seviyorum, çünkü biz seninle hayat kadar yalan, ölüm kadar gerçektik.

Ne olur gel ey yar! 
Bak! Bıraktığın yerde hala seni bekleyen biri var.

( Yarım Kalan Aşk başlıklı yazı SEN ve BEN tarafından 30.11.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.