Çayın renginde albeni,
Kokusundaysa usare.
Bu albeniyle usare,
Alır götürür insanı ;
Ne asude iklimlere.
Sanki,çaydan huzur yansır,
Duvardaki kilimlere.
Belki de bu nedenle,
Mekanın adı, kilim desenli çayhane olur.
Cümle sakinleri huzuru bulur.
İşte böyle bir güzelliktir çay molası.

Bu sükunet ortamında,
Görünce çaydanlıkla demliği,
İçi içine sığmaz bardağın;
Kaşıkla bir türkü tutturur.
Cümle sakinler bu türküyle mest bir hâlde oturur.
Siner ruhlara çay molası

Hele bir de gölgesi koyu ise çardağın.
İşte o zaman denir molaya çay molası.
Daha bir güzelleşir damakta tadı,
Mis gibi demli taze çayın.
Ne köşkün kıymeti kalır ne sarayın.

Çaydanlıkla demlik,
Nadide bir sırrı paylaşır
Ateş suyun aklını alır.
Su bir vaveyla koparır.
Bir asude keyif için,
Çaydanlıkta su çalkanır,
Demlik ketumlaşır.
Bardak tutamaz sırrını
Şıngır şıngır sallanır.
Sürer gider çay molası,
Katılanlar keyif alır.

Âdet olduğu üzere
Gelir gider tepsilerde üstü dumanlı bardaklar.
Yıllardır çay molası içinde huzuru saklar.
Alan memnun satan memnun,
Bu molayı kim yasaklar.

Dem çay demidir,
Damak burar, bizi sarar.
Çay içmeyi bilmeyenin ,
Kârı yoktur külli zarar.
Malum olduğu üzere,
Her şeyin,çoğu zarar azı karar.
Bu düsturca verilmeli tam deminde çay molası.
Ankara,21.08.2009 İ.K
( Çay Molası başlıklı yazı İbrahim Kilik tarafından 21.08.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.