Ne bir arzu ne heves, bu canı sana verdim
Sahrada gezmek ney ki serabı yâre derdim
Çöl alazı naz evim, iklimi kora serdim
Kerem'in yangınında, yanar mıydın bilmem ki?

.
Bir demet yaseminden, hoş kokumu alsaydın
Benli hayale dalıp, hep benimle kalsaydın
Hecelere bölüp de, söyleyip de çalsaydın
Sevdanın kanadında, sanar mıydın bilmem ki?

.
Âlemim nura dönüp, yoluna hüzme saçsa
Güneş tepeden vurup, gönlüne ışık açsa
Kaf Dağı'nın perisi, kuş olup ardına uçsa
Leyla'nın bakışından, kanar mıydın bilmem ki?

.
Mum kokulu mektubu, açtığını sanmıştım
Okuduğunu sanıp, umutlanıp kanmıştım
Sarartıp soldurdun mu; bir de seni anmıştım
Ruh bedenden çıkarken, anar mıydın bilmem ki?

.
Birkaç kollu nehirden, yol bulup da akaydın
Gönül gözünü açıp, yâr gönlüme bakaydın
Beni sultanın sayıp, çiçekten taç takaydın
Bal sanıp da zehrime, banar mıydın bilmem ki?

 
( Bilmem Ki başlıklı yazı GülsenTunçka tarafından 20.02.2013 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu