Çamdan sakız yapıyordu kadınlar
Ceylanların sus pusu/
Eleklerinde avcı maskesi
Gazeller telli gelin
Önce er eline dua
Kanadı kırık mavi gece
Sevişken saatler silik
Ay küsmüştü/
Kanaviçe gözlü
Yastıklara
Sinerken…
Yüze inen!
Gözlerde yaş
Taze sıkıldı soğan
Kılcalı alındı sinirin
Acı üzümler süzüldü
Yüreğe mum yakıldı
Onur;
Yüzlere takılı maskedir
Bazen kırılır derinden
Bitmişlik denizinde
Geçiyor!
Bir tren dolusu anılar
Sözleri mayalanmış
Analar suskun/
Sükût sevdalar
Kılınan edaların
Endamı sus pus
Duvarlardan sök apoletimi
Kes hiç ahlaksız cezamı
Korku iğde dalında
Umut kanadımda
Sarı bir ölümün
Giz renginde
Ellerim…
Çevrili bahçelerin
Hormonsuz tadıyım
İncirler aşk uykusunda
Kayısılar nazlı
Erikler diri
Dolgun…
Şimdi;
Al basması yüzüm yok
Yüzüm sokak/
Sözüm eylem
Sök!
Sökebilirsen
Sükût dallarından hecemi