Yangından mal kaçırır, derdi kendi nefesi
Bu ses yabancı değil, başında kimin fesi?
Zor günde belli olur, dostun düşmanın hası
Tavuk mu yumurtadan, yumurta mı tavuktan?
Fikriyata bakarım, ben anlamam kavuktan
İsterim kara günler, güneşte kurutulsun
Yaslı yaşlı gönüller, sevinsin de kurtulsun
Şaşmaz terazi ile, her icraat tartılsın
Bu ne biçim gidişat, içim dondu soğuktan ?!
Fikriyata bakarım, ben anlamam kavuktan
Sele verdik harmanı, kağnı kaldı bayırda
Yaz boz tahtası mıdır, öküz öldü çayırda
Hiç bir şeyde gözüm yok, sen neslimi kayır da
Bin bir umut beklerken, ayı çıktı kovuktan
Fikriyata bakarım, ben anlamam kavuktan
Doğum yaptıran ebe, çocuğu aldı kaçtı
Bu işe sabıkalı hırsızlar bile şaştı
Hak, hukuk, görev, sınır, birbirine karıştı
Biz ayranı beklerken, çamur çıktı yayıktan
Fikriyata bakarım, ben anlamam kavuktan
İstemem gül bahçede, faydasız ayrık otu
Kendini taşıyamaz, neyleyim koşmaz atı
Gündelik safahatı, terk eyledik rahatı
Dün doğruyu haykırıp, bu gün dönen cayıktan
Fikriyata bakarım, ben anlamam kavuktan
Ali Rıza Malkoç
10/06/2008 Bursa
(
Hassas Terazi başlıklı yazı
Ali R.MALKOÇ tarafından
13.01.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.