YAŞAYAN DEĞERLERİMİZ ZİYARETİNDE GAZETECİ-YAZAR-ARAŞTIRMACI
ERHAN PALABIYIK ZİYARET EDİLDİ
Başkanlığını Şair Nebih Nafile’nin yaptığı Kültür Kentleri
Birliği üyeleri bu kez de Antakya-Serinyol mahallesinde yaşayan
Gazeteci-Yazar-Araştırmacı Erhan Palabıyık ve Eşi Gazeteci-Sultan Palabıyık’ı
Serinyol-Yıldırım piknik alanında ziyaret ederek onurlandırdılar.
6 Temmuz 2019’da saat 17-00’de gerçekleştirilen etkinliğe
Şair Nebih Nafile, Araştırmacı-Yazar M. Adil Çetin, Yazar Dr. Muhsin Boz,
Heykeltıraş Ahmet Bostancı, Yazar M. Ali Akyüz, Şair Mahmut Çetin Zorba ve
nişanlısı, Şair ve öykücü Nevra Çağlayan, Edebiyatçı Nadya Çapar, Ressam Yusuf
Altunay ve eşi, Edebiyatçı Duran Yaşar, Yazar Fatma Özyurt, Eğitimci Süleyman
Nayman, Şair Eylem Öfkeli, Sanatçı Süheyla Deniz Turunç, Kırıkhan’dan Emekli
Mal Müdürü Süleyman Tunca, Eğitimci-Yazar Canan Başkaya, Ressam Atıf Soğuksu,
Edebiyatçı Azime Yılmaz Kayman, Edebiyatçı Gülşen Randa, Yazar Murat Demirkol,
Gitarist Merih Nafile ve M. Ali Bereket katıldılar.
Kültür Kentleri Birliği başkanı Nebih Nafile, Gazeteci Erhan
Palabıyık’a çiçek takdim ederken Heykeltıraş Ahmet Bostancı bir heykel, Ressam
Yusuf Altunay resim ve Ressam Atıf Soğuksu ise Erhan Palabıyık’ın adının olduğu
kaligrafik resim hediye ettiler.
Dost sohbetlerin yapıldığı ziyarette Gitarist Merih
Nafile’nin çaldığı gitar eşliğinde şarkılar, türküler söylendi, fotoğraflar
çekildi ve Hataylı sanatçıların sorunları konuşuldu.
Nebih Nafile, Erhan Palabıyık, Mahmut Çetin Zorba, M. Adil
Çetin ve Nevra Çağlayan Hatay kültür, sanat ve edebiyat adamlarının
sorunlarını, isteklerini dile getiren, çözüm üreten konuşmalar yaptılar.
Nebih Nafile kendisi ve Hatay’daki çeşitli dernek
yöneticileriyle ilgili spekülatif sözler eden bir dernek başkanına yanıtlar
verdi ve ilaveten şunları söyledi: “Geleneksel hâle getirdiğimiz “Yaşayan
Değerlerimiz” ziyaretimizde bu kez Gazeteci-Yazar Erhan Palabıyık dostumuzu
ziyaret ediyoruz. “Sanat ve Edebiyat Buluşması” şeklinde toplanıp bugüne kadar
yaptıklarımızı ve bundan sonra yapacaklarımızı konuşuyoruz. Sizlerle birlikte
çok güzel işler yaptık. Emek veren her arkadaşıma teşekkür ediyorum. Memlekete
kalıcı hizmetler veren şair, yazar, sanatçı, araştırmacı, devlet insanı vb. tüm
güzel değerleri yaşarken onurlandırmak amacıyla Kültür Kentleri Birliği
Platformu Hatay topluluğu tarafından yapılan “Yaşayan Değerlerimiz”
ziyaretlerini önemsiyoruz. Amacımız; kentimize ve böylelikle ülkemize güzel
katkılarda bulunan değerlerimize hayattayken değer vermek, onlarla birlikte
sevgiyi çoğaltmak. Her zaman, her yerde SEVGİ bol olsun...
Misafirperverliklerinden dolayı Erhan dostumuza, eşi Sultan Hanıma ve güzel
kızları sevgili julia’ya teşekkür ediyorum.”
Gazeteci Erhan Palabıyık çeşitli öneri, projeler ve alınması
gereken önlemler, görüşmeler hakkında konuşma yaptı. Şair Mahmut Çetin Zorba,
kitap fuarında yaşanan bazı olumsuzlukları dile getirerek bunların
tekrarlanmaması hususunda düşüncelerini ifade etti. Şair Nevra Çağlayan ortak
bir dergi yayınlanması konusunda açıklamalarda bulundu.
Gazeteci-Yazar-Araştırmacı Erhan Palabıyık yaptığı konuşmada
önce kendisini ve eşini ziyaret eden tüm sanatçı dostlarına teşekkür edip
kendisine özgü hitabı ile onlara hitap etti ve şunları söyledi:
“-Tüm sanatçılar arasında dostluk
köprüsü kuran ve onları birleştiren, kaynaştıran, üstelik de “Güneş hepimiz
için” deyip güneşi bile adil, eşit bir şekilde tüm dünya halklarına
paylaştıran, tapularını veren değerli dostum Nebih Nafile’ye teşekkür ediyorum.
-Sanatçı-edebiyatçı-kültür adamlarının envanterini çıkartıp
önyargısız çalışmalar yapan, adı kadar adil olan Hassanın kır gülü Adil Çetin
hocamı huzurlarınızda selamlıyorum,
-Hipokrat yeminli ve Hipokrat’ın askeri, insanlığa her
koşulda hizmet veren, gemisinin rotasını evrensel insanlık değerlerine
çevirmiş, aynı zamanda yaşamı tarihselleştiren insan Doktor Muhsin Boz hocama
merhaba diyorum.
-Ve Tanrının tüm taşlarına yontarak, çalışarak tekrar şekil
ve biçim, hayat verip, tüm dünya ülkelerinin sınırlarındaki tel örgüleri
parçalayan, ünü Türkiye’yi aşıp evrenselliğe doğru kulaç atan günümüzün
Leonardo Vinci’si, gönül adamı ve hoşgörü, dostluk sahibi eşsiz insan Ahmet
Bostancı’ya bir alkış istiyorum
-Kutsal inançları ve yaşamı, felsefeyi yeniden yorumlayıp, tüm
sözcükleri büyük bir depoda toplayıp dev ve eşsiz bir roman yazan değerli
arkadaşım M. Ali Akyüz’ü selamlıyorum.
-Adı Maho, Soyadı Zorba olan ancak tüm dünyadaki insancıl
öğe ve özellikleri sevgi, hoşgörü, dostluğu yüreğinde kutsal bir hazine gibi
taşıyan, yüreği aşktan köz gibi yanan, günümüz Yunus Emre’si olan Mahmut Çetin
Zorba üstadıma saygılarımı sunuyorum ve bir alkış rica ediyorum.
-Sanatçı dostu, insanların dostu, Hatay ilinin tüm
değerlerini sahip çıkan ve tüm etkinliklerimize özveri ile katılan bizleri
onurlandıran, gururlandıran güzel ve değerli insan, çağdaş düşüncenin mihenk
taşı Nadya Çapar hanım efendiye de merhabalar diyorum.
-Yaptığı resimlerle evrenselleşen, bütünleşen ve birçok
ressam yetiştiren ülkemizde adından ve sanatından söz ettiren, fırçasını barış
güvercininin vurmak isteyenlere karşı her zaman silah gibi kullanan, barış
adamı ilimizin ve ülkemizin onuru, gururu Ressam Yusuf Altunay’a kocaman bir
alkış istiyorum.
-Türkçeyi en güzel kullanıp şiirler, öyküler yazan edebiyat,
kültür insanı Nevra Çağlayan hanımefendiye de şiddetli bir alkış duymak
istiyorum.
-Bozkırın kızı, aynı zamanda hemşehrim olan (Kırşehirli)
şair, öykücü, araştırmacı, sazı ve sözüyle, kalemiyle ilimize ışık saçan,
bozkırın tezenesi, sesi ve geleneğinin son temsilcilerinden olan eğitimci Canan
Başkaya’yı saygı ve sevgiyle selamlıyor ve hoş geldiniz diyorum, alkışlayalım
lütfen.
-Hatay’ın yaşayan canlı belleği, tarihçisi, değerli
büyüğümüz, Musa Ağacı kadar değerli ve tarihsel özellikleri taşıyan söz ustası
Duran Yaşar hocama, üstadıma en büyük bir alkışı sizlerden rica ediyorum.
-Hatay edebiyatının kendi genç, gönlü genç, beyni, düşüncesi
genç ve etrafına ışık saçan, elleri öpülesi insanı Fatma Özyurt hanımefendiye
de saygılarımı sunuyor hoş geldiniz, şeref verdiniz diyorum.
-Sanatında zirveyi yakalayıp Ağrı ve Amanos dağlarının
zirvesine kurduğu resim ve gönül atölyeleriyle tüm insanlığı, doğayı, tarihi
resimleyen çizen değerli ressamlarımızdan olan içimizi ferahlatan Atıf
Soğuksu’yu da alkışlarla selamlıyorum.
-Sivil Toplum Kuruluşlarının mücadele adamı, eğitim
emekçisi, toplumsal barış için kavga adamı olan, İsmail Hakkı Tonguç’un yılmaz
adamı, güzel bir gelecek kurmak için kalemini ve onurunun satmayan ve kaleminin
insanlık için kullanan değerli dost, eşsiz insan Süleyman Nayman da aramızda
kendilerini saygıyla selamlıyor ve hoş geldiniz diyorum.
-Kendilerini sonradan tanıma fırsatı bulduğum iki adet
kitaplarının olduğunu öğrendiğim Eğitimci-Yazar Murat Demirkol kardeşimi de
dostça selamlıyorum.
-Edebiyatçı dostlarımızdan olan sayın Gülşen Randa ve Azime
Yılmaz Kayman hanım efendilere de hoş geldiniz diyor onları da saygıyla
selamlıyorum dostlar.
-Tüm “yaşayan değerlerimiz ve diğer etkinliklerimizde”
bizleri hiçbir zaman yalnız bırakmayan genç, dinamik, bilgi ve deneyim dolu
gelecek vaat eden sevgili gitarist Merih Nafile ve onunun genç arkadaşı olan M.
Ali Bereketi de selamlıyor ve kendilerine teşekkür ediyor, gözlerinde öpüyorum,
sağ olsunlar var olsunlar...”
Gazeteci-Yazar-Araştırmacı Erhan Palabıyık, sözlerine şöyle
devam etti:
“1-Hataylı tüm sanatçılar bir dernek
çatısı altında bir araya gelmelidirler bu birliktelik öncesinde mutlaka bir
çalıştay düzenlenip altyapı oluşturulmalıdır, daha sonra da “SANATÇILAR
KONGRESİ” yapılmalıdır.
2-Yerel yönetimlerle özellikle Hatay Büyükşehir Belediye
başkanlığıyla bir araya gelinip çeşitli konularda istişarede bulunulmalı ve
yapacakları tüm etkinliklerde birlikte hareket edilmelidir.
3-Bir dernek çatışı altında bir araya gelindikten sonra
ortak bir kültür yayını çıkartılmalıdır.
4-2020 yılında yapılacak olan 4. Hatay Kitap Fuarı için bir
kişi “ONUR KONUĞU” olarak seçilmelidir. Bu onur konuğu için bir komisyon
oluşturulup çalışmaya başlanmalıdır.
5-Mustafa Kemal Üniversitesi Rektörlüğü ile iletişime
geçilip, tüm çalışmalarda birlikte hareket edilmelidir.
6-Hataylı ve Hatay’ın kültür, sanat ve edebiyatına katkı
sağlayan yazar, çizer ve düşünürlerin adları cadde, meydan ve resmi kurumlara
verilmelidir, özellikle yerel yöneticilerle irtibata geçilip belediye meclisi
toplantılarında konu dile getirilmelidir.
7-Hataylı tüm sanatçılar bir araya gelip tüm ürünlerinin,
yapıtlarının ortak bir kitapta, eserde yer alması sağlanmalıdır.
8-Hatayın en önemli üst yapı sorunu olan “KÜLTÜR MERKEZİ”
yapılması için ilgili tüm kamu kurum ve kuruluşları, yerel yönetimleri ikaz
edilmeli ve resmi bir dilekçeyle başvuru yapılmalıdır.
9-Eski meclis binasının kültür merkezine dönüştürülmesi için
vali ve diğer yöneticilerle görüşülmelidir. Burasının otel yapılacağı
kamuoyunda konuşulmaktadır.
10-Suriye savaşından dolayı kapalı bulunan Cilvegözü ve
Yayladağı sınır kapılarının açılması ve Suriye’deki savaşın bitirilmesi için
bildiri yayınlanmalıdır.dedi
M. Adil Çetin ise; “Bütün yazar, şair ve sanatçıların tek
çatı altında toplanması zor bir olaydır. Gerçekçi de değildir. Uyum sağlayan
insanlar bir araya gelerek güzel hizmetler yapabilirler. Önemli olan kitlenin
büyüklüğü değil, yapılanların içini doldurabilmektir. MKÜ Rektörü ile
yaptığımız bir görüşmede geniş kapsamlı bir etkinliğin yapılabileceğini
söylemiştim. Ama gerisi gelmedi. Kitap Fuarı ise bu sene üçüncüsü düzenlendi.
Doğal olarak bazı eksikler, yanlışlıklar olmaktadır. Bunların telafisi için bizzat
Büyükşehir Belediye Başkanı ile görüşmek gerekmektedir. Çünkü muhatap bulmakta
zorlanıyoruz. Bu konuda 1. Hatay Kitap Fuarı’ndan sonra bazı görüş ve
önerilerde bulunan bir yazı yazdım ve birkaç gazetede yayımladım. Ama daha
kitap fuar olayı yeni olduğu için kurumsallaşamadı. Büyükşehir Belediyesi’nin
fuarda gözde bir yerinde Hatay’ın yazar ve şairlerine bir stant ayarlayarak,
tespit ettiği yazar ve şairlerin kitaplarını satın alıp, yazar ve şairlerin
parayla ilgilenmeden kitaplarını imzalama imkanını sağlaması gerekmektedir.”
dedi.