AYSUN
Dünyalar güzeli bir çocuktu Aysun,
Yaz tatili bitmiş, pazartesi dersler başlayacaktı
Hüzün yağacak bir bulut gibi,
Damladı damlayacaktı elâ gözleri,
“Baba” dedi,
“Ayakkabılarımın altı delik”
Ay parçası yüzüne bakamadı babası;
“Yağmurlar başlayıncaya kadar alırım”
Diye, mırıldanabildi sadece.
Aradan kocaman iki ay geçmişti,
Üzülmesin diye babası,
Bir daha hatırlatmadı yağmurların başladığını.
Cumhuriyet bayramıydı,
Aysun evi temizliyordu;
“Okula neden gitmedin kızım”
“Bugün ders
yok, bayram var baba”
“E bayrama gitseydin sen de”
Sustu Aysun, konuşamadı,
Babası görmesin diye ağladığını,
Günlerdir çıkamadığı sokağa çevirdi bakışlarını,
İnci inci yaşlar süzüldü gözlerinden.
Kaç gündür okula gitmiyordu,
Babası sabah işe gidiyor,
Akşam karanlığında dönüyordu,
Sınıf öğretmeni aradı sonunda;
“Kızınız okula gelmiyor”
Erkenden eve geldi adam,
Aysun, dünden kalan çorbayı ısıtıyordu annesine,
Hasta yatan eşine görünmeden,
Usulca mutfaktaki kızının yanına geçti,
Kısık ve yalvaran bir sesle;
“Okula neden gitmiyorsun ciğerpârem?”
Kan kırmızısı iki damla yaş süzüldü
Buğulu bakan gözlerinden Aysun’un,
“Yağmur…”
dedi, gerisini getiremedi.
Ayakları ıslanınca çok üşüyordu,
Üşüdüğüne üzülmüyordu Aysun,
O’nu asıl kahreden, yürüyemeyen, konuşamayan
Felçli annesine bakamamaktı, hastalanınca,
Evdekilere belli
etmemeye çalışsa da
Babasının her sabah “işe” diye,
İş aramaya gittiğini, bulamadığını biliyor,
Üzülmesinler diye, susuyordu.
Annesi de duydu babayla kızını,
Gözyaşlarıyla ıslattı yastığını,
Adam, üç kurşunla vurulmuştu,
Kızının kan kırmızısı yaşlarından
Birinci
kurşunu gözlerine,
Acıyan sözlerinden
İkinci kurşunu yüreğine,
Yâri, sevgilisi, biricik eşinin gözyaşlarından
Üçüncü kurşunu gururuna yemişti.
Kan akmıyordu bedeninden,
Ruhu paramparça olmuştu .
“Kızım” dedi kızına,
“Hayatım” dedi karısına
“Ben…” dedi, üçüncü kelime takıldı boğazına,
Yüzünü döndü kapıya,
Sarsak adımlarla,
Ruhunu sürükleye
sürükleye çıktı sokağa,
Bir daha dönmedi evine,
Mazhar Osman’da bir ofis tutmuş kendine.
Dünyadaki bütün işsizleri işe almıştı,
Çocuklar;
Üşümesin,
Üzülmesin,
Okula gitsin, Ve…
Ve, Aysun’lar ağlamasın, diye.
ASLAN YILMAZ
17
OCAK 2020 DÜZCE