Herkes ister tavırda, edebinden ar etsin,

İyi olan ister mi her kişi zarar etsin.

 

Ol zarar ki kıymeti, tartamaz hiç bir dara,

Nedense umutları, yazmaktayız bahara.

 

Burnumuza hoş gelir, çiçeklerin kokusu,

Büyük bir değişimle, yenilenir dokusu.

 

Can bulur kuru kökler, bilmeden hiç dur durak,

Yüreğine nakşeder, her şeyi kara toprak.

 

Tekrar yollara düşer, o giden göçmen kuşlar,

Masmavi gökyüzüne, uzun süren uçuşlar.

 

Upuzun gagalarla, müjde verir leylekler,

Hatta kimi insanlar, dört gözle onu bekler.

 

Bereketli ırmaklar, deli akar denize,

Erirken dağın karı, karışır izler ize.

 

Hele ipleri bırak, koşarlar deli taylar,

Her birimiz bambaşka, hemen de gevşer yaylar.

 

Rengârenk çiçeklerden, gelir hayat kokusu,

Yeniliğe yoğrulur, her baharın dokusu.

 

Nasılda yeşillenir, üşüyen kuru dallar,

Eksik kalır yanında, anlatılan masallar.

 

Lale sümbül papatya, birdenbire boylanır,

Tarlalar ekinlenir, topraklara  soylanır.

 

İnsanlar neşelenir, dolar çarşılar pazar,

Cemreler düşer tek tek, haberler bile yazar.

 

Gökyüzü mavileşir, yağmur toplar bulutlar,

Hayatta  bahar gibi, yeşertiyor umutlar.

 

Âdeminin bu sefer, bahara düştü yolu,

O da mutlandı elbet, haliyle Allah kulu…

 

Âdem Efiloğlu

( Bahar Güzellemesi başlıklı yazı AdemEFİLOĞLU tarafından 5.04.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.