Durulmaz nehir akar boz bulanık
Öfke saçar gibi ne çıkarsa önüne
Sürükleyip alıp götürür adresiz duraksız
Durup İzlerim kenarında bir süre uzunca
Neydi bu kadar hırçın akışının
Yorgun bir akıl fikir tartışma odalarında
Yükselen sesler anlaşmazsızlık nidaları
Yalan suçlar doğruyo doğru ise yalanı
Beli olsa da haklı haksız bastırmaya çalışır
Hakkın hak ile söylediği her kelimeyi
Gün gün ekslilr duvardaki takvim yaprakları
İşler bir bir silmeye silgisi olmayan
Göz ile görünmeyen kağıda adı mazi
Benzemez yalan dünya yapboz tahtasına
Çıkacak karşısına kul yok desede günahım
Yıpratır insan gördüğü hafizaya kayıt yaptığı
Vicdanı rahatsız eden ne varsa konuşur
Sesizce duran benlikler ardına dinle dercesine
Bilinçli körlük sağırlık kalır faydasız
Kimse kaçamaz ettiklerinde yaptıklarında
Anlamları anlatsam kalır anlamsız
Değeri değersiz yapanlar sayesinde
Kurt bürünmüş kuzu postuna sinsice
Gezer daha önce gezmediği yerlerde
Güzel gözükür gerçeğe kör bakan gözlere
Kuldur aşmamalıdır çizgiyle sınırı
Bilmelidir görür gizliyi saklıyı yaratan
Kim nasıl yaşarsa öyle anılır göçüp gittiğinde
Kötü örnek olan beklemesin iyi insandı sözünü
İnsanın kendinedir iyiliği de kötülüğü de
(
Boz Bulanık Nehir Gibi başlıklı yazı
ÖNDER_34 tarafından
13.05.2022 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.