Rüzgârın Savurduğu Mektuplar (1)

RÜZGÂRIN SAVURDUĞU MEKTUPLAR (1)


Ömrümün sonbaharında sana rastlamak iyi, güzel de bir yarım asır daha yaşar mıyım, işte orası meçhul. Yapayım şöyle kendi ellerimle bir demlik çay - yalnız bir şartım olacak, manzarası sen ol ki bakayım sabah akşam, ki o da yetmez, gel şunu yedi gün, yirmi dört saat yapalım- şöyle karşılıklı bir güzel afiyetle içelim be güzelim.

Düşündüm de tüm dünya ülkelerinin yer altı ve yer üstü zenginliklerinin bilançosunu çıkarsalar, varlığın ve güzelliğin karşısında hiç biri de beş para etmezdi. Ben de hiç bir şey etmem de, gönlüm ne der bu hususta bir de ona sormak lazım derim. Yani evet, tabi ki son kararı verecek olan odur. Şayet senden başkasını sevecek olursa manevi hatırana alenen hakaret sayar, cezasını kendi ellerimle veririm.İş, altı üstü kalbime sıkacağım bir kurşuna bakar ki, bu durumda kurşunun değeri, kalbimden daha pahalıdır. 

Ama dur ya! Hemen havalara girme öyle! Keyif benim değil mi, şimdi vazgeçtim düşünmekten."Ne oldu sana? Neyin var?" diye sorma sakın. Hiç tadım tuzum yok. Buralar çok tenha, ortalık cehennem gibi yanıyor, sensiz de hiç vakit  geçmiyor. Şimdi elde var hüzün. Bu hayra alamet değil. Geceler uzun, sabaha daha çok var desem de, inanma bana, şu yaşadıklarım değil, gözlerin yiyip bitirse de beni, bir yanım kış, diğer yarım bahar. Hemencecik de geçer o namussuz saatler. Yok mudur bunun bir çözümü? Senin olduğun yerlerde, ayak bastığın topraklarda huzur var. Toprak bile benden daha şanslı. Her yer yeşerir diyorum, ellerini dokunduğun dallarda çiçekler açar, hoş kokulu, aromasını senden alan vişne ağaçları içinde düşündüm de kendimi, öldüğümde dedim beni buralara gömsünler. Oralarda ikimizin hatıraları var.

Bak açık ellerim, kalbim bir sana vurgun, bir sana sevdalı, şarkılar söyler dilim. Yaklaş ki kavrayayım belini, yum şimdi gözlerini tutsak kalsın bedenin. Kar mı eriyen Allah'sız, ah ulan yine yaktın geçtin gözümün önünden kitapsız! Yanan, tutuşan, titreyip, eriyen benim. Ah şu hasretin var ya, hiç hesapta yoktu, Büyük Ağrı Dağı'nı yerinden oynattı şerefsizim.

Geldi mi aksilikler peş peşe gelir zaten. Az sonra heyelan da olur, sular seller coşar, yer yerinden oynar. Korkma, ben varken sana hiç bir şey olmaz. Kavrarım sıkı sıkı ellerimle, basarım bağrıma bir annenin bebeğini göğsüne bastırdığı gibi şefkatle ve sevgiyle. Öperim o ballı dudaklarını şifa niyetine. Sana zarar gelmesin, yerin altında kalacak olan benim. Sen yanımdayken hiç dert değil, ömrüm uzar, ölmem ben güzelim. 

Sonra tatlı bir rüyadan uyanır gibi kendime geldim. Amma da büyük hayal kurmuşum. Şunu da söyleyeyim tam olsun. Artık yalnız değilim, gökyüzündeki bir yıldıza adını verdim. Bundan daha güzel, daha büyük bir mutluluk zannımca yoktur diye düşünmekten edemedim. İnsan küçük bir varlık olsaydı bu kadar büyük düşünmezdim dedim.Tabi her şey güzel olur, düşüncelerimin içinde bir sen varsın, bir de senin için atan içi içine sığmayan bir kalbim var.

Lakin sen yoksan, her şey solda kocaman bir sıfır kalır ki, sen kalsaydın yanımda anlamı da çok büyük olurdu. Derdim o zaman, "Dünyanın en zengin, en mutlu, en sağlıklı, en şanslı, en deli dolu adamı benim!" Hepsi bir arada ne güzel. Bu da benim diğer insanlardan farkım işte. Okumayı yeni söken biraz tembel biraz da haylaz bir öğrenciye benzetiyorum kendimi. Seninle aniden karşılaşmak, yüzüne bakmak, hele ki gözlerine dalmak, tüm bildiklerimi unutmak demektir ki sorsaydın bana, yıllar önce okulda okurken tıpkı matematik dersinde yaptığımı yapardım. Bilmem ben iki kere iki kaç eder. Çıkardım kara tahtaya, alırdım elime bir tebeşir, çizerdim kocaman bir kalp, içine büsbüyük harflerle adını yazardım. Bir kere bir, sen edersin. Ben mi? Varlığının yanında cismim yok benim.


Vecdi Murat SOYDAN
26 Haziran 2023

( Rüzgârın Savurduğu Mektuplar (1) başlıklı yazı VMS tarafından 27.06.2023 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.