“-onnar seni isdemişler
sen de isdemişsin, gönlün olmuş,
ırazı gelmişsin
“-he” demişsin kiyne,
aylen ırazı ğelmiş, buban da vermiş
“gocamı se(v)meyyon” demecen
ebi cetdi bu kellameyi[1] ağzına
alma.. neye biliyon mu..
bunu deyen gişinin nikahı gabil değil..
nikahın düşer,
neye; çünkü, gönlünden çıkarttın
garşına aldın,
öyle zamanda bi cima[2] etdin mi..
onun adı cima deği(l), zina olur
bide gebe galısan, eh gari,
doğcak çocu(ğu)n ne günahı var
veled-i zina olur,
onun adına da gırık dölü.. deller
se(v)meden yattığın uçu da
yapdığın iş de bi nevi orasbılık, fa(hi)şalık..
ben o gadak deyen gerisini sen anna..
zati bi adam kızını gönlü yoğukana
malı maşatı var diye
başlığ uçu duttuda gaca bi herife verdi mi
kim ne derse desin
doğrudan doğruya pezemekdir,
ya(hu)t da se(v)meden, isdemeden
malı mülkü uçu gocaya varan,
gız da fa(hi)şadır
müşderisi bi denedir o ğadak..
ondan vetana, millete hayırlı evlat gelir mi
gerisini sen düşün de get..”
“-garı gısmı gocasını hiş se(v)memi..
helalin.. sever gedersin..
emme ben se(v)medim getdim valla,
emme olduk getdik işdee
nikahda keramet vadır, ö(y)le bilcen
nika(hı)nız gıyılınca seversin
onun-bunun dediğine aldırma
sen..
sen ona-buna kimselere bakma
gaş göz atma, tarlada-takkada yolda
peşinden dolanan olusa
endir annının çatına çapayı
ha.. bi de..
gayınnansız gocansız kimselerin gapısına varma
.. gapını çalan olusa da,
gocan,… gayınnan demişleyin
bi başdutarın[3] yoğusa
aşma
çoluk çocu(ğu)n olunca
onnarı, ele ğüne muhdaç etme
gol gırılır, yen içinde galır,
“gan gussan bile; gızılcık şerbeti işdim” de!
gatliken[4] sırrını ele verme
kimseye “halim şu” deme
garnının doymay(a)cağı yerde
aşlığını ağlasan ne fayda..
eli kendine güldürme..
gelip de elin isanı derdine derman mı oluvucak
eeee”
“-sonuraaa… bak gadınım
sakın haa! gocana garşı gelme
hele hele ayilesinin yanın da
hatta el yanında,
sıkıntısını bildirme
takgasını öne eğdirme
gocanın lafının üsdüne ilaf etme
diklenme
neye dersen
cevap verdin mi çoğalır,
yalınızkana de.. bi başınaykana
ne de(ye)ce(k)sen
nayeti eşşeg değil ya
geli(r) gönünü alır
..
eşşeklig edersen de bobasının o(ğ)lumun
aklını dependen alı(r)vırı..
"gol gırılı yen işinde
galı"
bu lafımı unutma”
“-el yanında gocasını günüleyen,
dedi-ğodusunu ediğ hor gören
annacını verip güçcük düşüren,
“benim gocamda gözüm yok” demeğ isdeyodur
“yok mu bende gözü olan”
“canım elinen oynaşmağ isdeyyo” deye
etirafa çalım satıyodur
kendi ireklamını yapıydur..
öyle edenin gapısına varmayvırılar,
o(ğ)luna gız vermezler iki ğün sonra, neyye
“daşa çıkan geçinin
daşa çıkan oğlağı olur” deye
olur a!
evdekinne(r) işini, aşını beğenmezse
sakın ola!,,
surat asma
olur a..
onnar beceremeyosa da
burun gıvırma
daa eyisini
daa gözelini yapmaya çalış, çabala,
bu ömrüyün sonuna gadak, yaa
işin aslı berzaha gadak
ahireti de unutma
öte düne de ceenete geden adamlar
memnun galısa bu dünnedeki garısını isdecemiş,
ne ğözel iş..
gücün guvatın varıkana
dünneyi de ahireti de gazanmaya
bak
…”
[1] kellame / kelame : kelime, kelam, söz
[2] cima : bir arada olma, toplanma, bitinleşme, çiftleşme, karı kova olma, yek vücut olma, birleşme, cinsel birliktelik,
[3] başdutar / baş tutar : lider, baştaki büyükler ya da bir toplulukdaki sorumluluğu üstlenen kişi, evin velisi,
[4] gatliken : katiyen, asla