Âşk, yolunda nice günler tozuldu ?
Âşk bilmedi, tozu bildi, yol bildi
Hiç bir yere sığmadı da saçıldı
Gönül evi ancak ona açıldı
Üzerine türlü hulle biçildi
Âşk bilmedi, terzi bildi, el bildi,
Gaiplerden sesi gelir sırlıdır
Kalıbı yok talibi çok türlüdür
Bilen bilir, bilmeyene kirlidir
Âşk bilmedi, bezi bildi, çul bildi
Şerbet olsa tek başına içilmez
Sayfalarca dürülüdür açılmaz
Yakalarsa, kaçsam desen kaçılmaz
Âşk bilmedi, hızı bildi, yel bildi
Nice canlar bu uğurda yandılar
Onca zehri miskü amber sandılar
Gurbet bitti sılalara döndüler
Âşk bilmedi, izi bildi, çöl bildi
Âşka tarif olunmaz ki olasın
Görmek için hakikati bilesin
Hak kapısın günde beş kez çalasın
Âşk bilmedi, hazı bildi, hâl bildi
Dağlar aşıp, düz ovalar boyladı
Şehir geçti bayır geçti köyledi
Pek çok âşık dilde türkü söyledi
Âşk bilmedi, sazı bildi, tel bildi
Bu destanı yazar durur Arzeni
Hangi dağa atıp geldi yâr seni ?
Hâk yolunda geniş eder dâr seni
Âşk bilmedi, nazı bildi, gül bildi