-Ercişli depremzede Yunus Geray’a ağıt-
çığlık çığlık bağıran sokaklar
toz duman olmuş bulutlar
çok ağır
bedenlerime mezar olan betonarme duvarlar
annemin ağrılarına açılıyor gözlerim
ayrıksı kimlikler birikiyor içimde
bağırış ve figanların kol gezdiği
daracık sokaklar
umut yelkenlerinin
son hız ayrıldığı topraklar
annemin ağrılarına açılıyor gözlerim
hastaneler, bahçeler, küçücük lokantalar birikiyor
gözlerimde ölümden beslenen çığlıklar
farklı dillerde aynı ağıtlar yankılanıyor dil hecesine
anlayamadığım korkular öfke patlamaları.
hınç kokuyor siyasi kaygıların ardındaki kimlikler
ıssız bir çığlık tütüyor coğrafyamda
annemin ağrılarına açılıyor gözlerim
ölümle yaşam bir karede
aynı zaman diliminde dondu.
kışın ayazı düştü toprağıma
gam kırağısı düştü yaprağıma
çığlık çığlık siyah irisi gözleri
annem kızacak bana
adım yunus benim
ellerim beton yanığı
gözlerim korkulu cehennem toprağı
geçit vermez deprem yorgunu
annemin ağrılarına açılıyor gözlerim