Online Üye
Online Ziyaretçi
HALK BÖYLE VURUR!
Eğiticilerin çocukluktan itibaren nasıl ufuk açtığına ve eğiticinin değerine nasıl değer kattığına güzel bir örnek aşağıdaki anı.
Ha; bunu farklı yorumlayanlar, güzelliğin içini boşaltacaklar olabilir. Sadece anıdan keyif almak değil bunu yazmaktaki amacım. Paylaşmak, paylaşılanı anlamak, anlatmak ve de anlatabilmek...
Aşağıda okuyacağınız anı, yakından tanıdığım komşumun oğlu ve yine yakından tanıdığım öğretmenin eylemleri. Fedâkarlığını, cefakârlığını doruğuna kadar eylemleştirmiş, donanımlı, yetiştirdiği öğrencileri ayakları yere sağlam basan insanlar olarak mezun etmiş öğretmen (Şennur T.) arasında geçiyor.
***
Deniz ilkokul 3 sınıftadır. (Şimdi uluslar arası bir deniz şirketinde çalışıyor)
Bir sınıfta öğretmen ders anlatırken Deniz sıranın üstünde parmaklarıyla tempo tutmaktadır. Bunu fark eden öğretmen yanına gelir ve sorar:
-Deniz ne yapıyorsun?
Deniz yanıt verir:
-Tempo tutuyordum öğretmenim, der.
Bunun üzerine öğretmen Deniz'in yanağına hafifçe tokat atar gibi yapar ve şöyle der:
-Halk konuşurken milletin vekilleri mecliste tempo tutarsa, halk böyle vurur!
Küçük Deniz’ in kafası karışır. Bunu sözü o zaman pek algılayamaz Deniz, ama daha sonraları hep anımsar, kendine rehber edinir.
Su Coşkunsu