Hesapsız gelen fırtına dinmiş
Ama kar yağıyor
Korkusuyla nisanın aklına 
Kırağı giymiş yaslı çınarlara mı benzemiş memleketim
Sanki baharı esirgenmiş gibi
Şehre bir hazan kokusu sinmiş


Her şey sus-pus
İzi sürülmüş kriminalde katilin 
Hâlâ efendi şapkası başında ihanetin
Ötelenmiş insan...
Bir yudum su için, lekesiz vadilerden çöllere bir köle gibi sürülmüş
Şehirde harami vakti 
Çiçekler perişan,
Kuşlar da çoktan göçüp gitmiş
Hükmen suç ortağı olduk öldürdüğümüz hikayelerin
Ve ansızın,
Sevdanın kalesi de düşmüş
Günyüzünü göstermedi buzullarda büyüyen aşk
Çocukça kurduğumuz düşlere
Sanki zehirli bir ateş düşmüş


Yanıldılar…
Sızılı geçen zamana ve mekana
Küllenmiş figana,
Elbisesi yırtık makama
Ve gideceği yeri bilmeyen adımların ayartıldığı uçuruma
İltica etmiş
Ve orada,
Tanıdık bir yüz dilenerek
Kendi haritasını çizmiş hayat
Düşmüşüz bir çıkmaza ki
Hangi ucundan tutarsan tut,
Kutsal değil


Ve insan...
Kilitsiz kapılar ardında  müteşâbih bir anlam değil
Bakarsın bir Ferhat esintisi getirir 
Yâr yüzlü dağlardan
Bakarsın bir şems doğurur
Güzel gözlü aynalardan
Belki de yanmak vardır sırlanmış tevazu dergâhında 
Yalın-ayak gezen ölüm
O zaman görsün bizi
Nedir bu yüzlerdeki yabancılık
Keşke son olsa bu savaş
Can ile bir ekmeği böler gibi böl ve paylaş 
Her şeyde,
Ama her şeyde güzellik
İnan, zor bir kavram değil


Yeryüzünde isyan
Yer, yüzümde kırılgan
Yer, yüzünde ihtiyarlayan bir mahşer
Yine bin hüzünle çarpıyor kalbi gecenin 
Yine renksizim
Yine sessizim


2014 İçel
( Yeryüzünde Hüzün başlıklı yazı RamazanBoran tarafından 6/6/2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.