Yağmuru seviyorum hem de çok.  Aslında yağmuru sevmeye başladım . İnsanları sevmekten vazgeçtim böylece yağmura yaklaştım .Evet yeni yeni  seviyorum çünkü annemler yani ailem "Yağmur yağacak içeri gir ıslanırsın " veya " Şemsiyeni almayı unutma yağmur yağıyor " demişti. Hiçbir zaman " Bir insan seni sevdiğini söylüyorsa inanma ona kandırıyordur " dememişti . İnsanların bu kadar bencil, vurdumduymaz ve umursamaz olduğunu söylememişlerdi . Ve ben de insanların sevgisinin yalan olduğunu anladığımda yağmura sığındım . 

Çünkü o adaletli , " Bu zengin bunu ıslatmayayım " demiyor yağıyorsa herkes nasibini alıyor ondan . Çünkü o saf ... Çünkü o temiz ... Çünkü o masum ...Ve en nihayetinde o temizleyici , bağışlayıcı ve koruyucu ...Evet o hata yapana herkesin içinde ama kimseye farkettirmeden ağlama şansı vererek yaptığın hatanın bedelini ödemeni sağlayabiliyor . Böylece sana hem temizlenme hemde o aşağılayıcı bakışlardan kurtulma şansını veriyor . Ve en güzeli de ne biliyor musun ? Yağmur onu sevmeyene aldırmıyor bile , hiç mi hiç darılmıyor ? Sen hiç " Bu şehirdeki insanlar ben yanlarına gelince benden kaçıyorlar ben bugün o yeryüzüne inmem ! " diyen bir damla gördün mü yada duydun mu ? Yok bulamazsın çünkü o bir aşık , insanları , çevreyi, evleri , ıslatarak temizlemeye aşık . Emin değilim ama sanki onu sevmeyeni umursamadığı gibi seveni de boş bırakmıyor . Mesela ben onu sevmeye başlayalı daha fazla yağmur yağıyor. Ama ben diğerleri gibi sevgime ihanet etmiyorum. Yağmur yağınca bir dam altına kaçmıyorum, şemsiyemi açmıyorum ondan korunmak için yada montumun şapkasını örtmüyorum .

Yağmur yağınca ben sevgilime kavuşmuş oluyorum ve onun saçlarımda , yüzümde , ellerimde kısacası tenimde ve ruhumda gezinmesine izin veriyorum . Bir tek o yanımdayken kendimi arınmış , saf ve temiz hissedebiliyorum. İlk zamanlarda hatta bazen ara ara şimdi bile onu kıskanıyorum , benden başkasına dokunması beni çileden çıkarıyor . Bu yüzden onu bazen yalnız bırakıyorum . Onu sevmeyenler gibi odama kapanıyor ve sırtımı pencereye çevirip yere oturuyorum. Ona bakmak istemiyorum . Ama bu halim uzun sürmüyor çünkü içten içe pişman oluyorum .Hemen dışarı fırlıyor, kollarımı özlemle ona açıyor ve " Ben geldim sevgilim , bütün o aptallığımı bırakıp geldim , işte buradayım " diyorum. O hiçbir şeye yada hiçbir kimseye benzemiyor . Bana kızmıyor yine eskisi gibi bana sarılıyor .Dediğim gibi yağmur darılmıyor kimseye . Bana da  kızmıyor niye beni kıskandın da yanıma gelmedin falan diye . Hoş o demiyor demesine de benim yüreğim yine de el vermiyor ondan kısacıkta olsa ayrı kalmaya.

Bir sevdalının en korktuğu ve nefret ettiği şey nedir ? Sevdiceğini kaybetmektir öyle değil mi ? Peki onu kaybedeceği ihtimali en çok ne zaman kuvvetlenir ve beynine dank eder ? Yari yanında olmadığında kokusuna , sesine tenine , gülüşüne dokunamadığında . Çünkü gözden ırak olan gönülden de ırak olur denmiştir .Ben yazdan nefret ediyorum !NEFRET !NEFRET ! NEFRET ! NEFRET ! NEFRET !Daha defalarca  sayfalarca yazabilirim bunu " Yazdan nefret ediyorum " . Onun neler getirdiği umurunda değil. Yaz bir hırsız ! Evet o bir hırsız. O benim sevgilimi çalıyor . O gelince benim sevgilim gidiyor . Yağmurumdan eser kalmıyor . Yaz , yağmurumu benden alıyor . Benim olan tek şeyi benden çalıyor . Hatta beni bile benden alıyor .O zaman onun başkasıyla olduğu zamanları bile özlüyorum . Çünkü hiç olmazsa o var oluyor benle olmasa bile var olabiliyor  . Ama yada... Yaz benden çalıyor varlığımı , ruhumun mavi düşleri kalmıyor. Kalbimin içindeki o gökkuşağı yok oluyor . Ben onsuzluğa en fazla bir hafta dayanabiliyorum. Ondan sonra ise bu gökyüzünün altında onu bulabilmek umuduyla koşuyorum. Her yerde ondan bir iz  arıyorum. 

Sevdiğin senin yanına gelemiyorsa ya sen onun yanına gitmelisin yada vazgeçmelisin . Ama unutma hiçbir varlık vazgeçmek için sevmez !!











( Yağmuru Sevsek başlıklı yazı şair peri tarafından 11.06.2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.