Öğrenci ve öğretmenlerimizin dört gözle beklediği velâkin anne-babaların çok da beklemediği bir tatile girmiş bulunuyoruz...

Öğretmen ve öğrenciler bir çeşit yoruldu, dinlenme ihtiyacı hissetmektedirler. Ancak veliler açısından daha çok yorulacakları, akıllarının çocuklarında olacağı; nereye gitti, ne zaman gelir, başına bir şey gelir mi gibi birçok endişelerinin tam da nüksettiği bir dönem demektir bu uzun tatil…

Köyü olanlar belki köylerine gidecektir. İl dışına gitmek isteyenler de olabilir ama bir taraftan Ramazan ayının gelmesi, diğer taraftan havaların ciddi oranda ısınması bir rehavet oluşturmaktadır.

Yaz okullarını düşünen veliler de elbette olacaktır. Bu da imkânı olan aileler için söz konusudur.

Diğer önemli bir husus uzun yola gidecek olanların trafik sorunudur. Her yıl onlarca can kaybı yaşanmaktadır tatillerde; kimi trafik kazasında, kimi boğularak, kimi avlanırken maalesef hayatını kaybetmektedir.

Dinlenmek ve tatil yapmak, yan gelip yatmak ve hiçbir işe el atmamak şeklinde anlaşılmamalıdır!..

Yer değişikliği, iş değişikliği veya hobi değişikliği yaparak ve illa ki bir şeylerle uğraşmak şeklinde değerlendirilmelidir. Aksi takdirde korkunç bir zaman israfı yaşanır ki, telafisi imkânsızdır!.. Çünkü giden bizden, ömürden gidiyor!..

Eğitimin bittiği, öğretimle bilgi kirliliğine bulaşıldığı günümüzde; aklı kullanmanın, zihni yormanın pek de cereyan etmediğine tanık olmaktayız!.. Nedeni ise;

Çünkü alet edevatlar, araç gereçler, bilim ve teknoloji maalesef bunun önünü kesmiş bulunmaktadır. Şöyle ki, öğrenci ödevlerini Google amca, Hesabı makine, bilgiyi ve iletişimi akıllı telefon, akıllı tahta ve tablet ile bilgisayarlar hazır sunmaktadır. Öyle ya; hazır varken kafa yormak niye, yorulmak niye?..

Hâsılı öğretmenlerin verdiği performans notları aslında öğrenciye değil teknolojiye verilmektedir. Bundan dolayıdır ki, güçlü beyinler bu şekilde yetişememektedir!..

Tatil dönüşü öğrenciler, modelleri yüksek telefonlarla yeni eğitim ve öğretim sezonuna başlarken yine öğretmenler ikinci planda olacaktır!..

Bu arada öğretmenlik mesleği de, hiç bu kadar ayak altı olmamıştı doğrusu!.. Ne prestij, ne ağırlık, ne saygınlık ve ne de bir numarası kalmış bulunmaktadır!... Hâ!. Dışarıdan cazip gibi görünebilir!.. İçi bizi, dışı da başkasını yakmaktadır velhasıl..

Yeri gelmişken şu seminer dönemine de bir atıfta bulunmakta fayda vardır; yıllardır uygulanan iki haftalık seminer dönemleri hiçbir zaman gerçek amacına hizmet etmemiştir, böyle giderse etmeyecektir de!.. Olup bitenler, formaliteden ibarettir ne yazık ki!..

Her şeye rağmen öğretmen ve öğrencilerimize kazasız, belasız ve hayırlı tatiller diliyoruz!..


MFK

( Tatile Girerken başlıklı yazı MFK tarafından 6/13/2015 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.