Gecenin defni yakın
Yeni battı henüz gün
Ve cebelleşirken
hüzünle gönül.
Çok uzak bazen kalan
yarım
İçine saklandığım o gölgem
Devinirken zaman.
Ne çok teferruat
saklıymış meğer
Susan dilim kanarken
içten içe
Bir adım daha atabilsem
keşke
Uzatıp elimi tokalaşsam
resminle
Tek bir imge dahi
nazarında
Alabildiğine
tahakkümperver olsa da
Sırra kadem basmışsın
ezelden
Sormak değil bil ki
neden diye
Payıma düşen.
Bir yabancısı olduğum
şu garip devran
Kırık lehçesi gönlün
Yitik hem de nicedir…
Nicedir yalnızlığın
kıyısı
Hükme varmışsın bir
kere
Yoksa bu da kocaman bir
yanılgı da
Sefil sıradanlığında
hissettiğim derinden.
Gecenin defni çok
yakın,
Bildiğim ve savunduğum
dünyam
Gizemi kimliklerin
savruk birer gölge,
Boyunduruğunda saklı
özgür bildiğim
Tutsaklığım…
Aşka tutsak, yalana ve
sitem dolu
Yarınlara ulaşmak değil bil ki
Geçen içimden.
Ve dün geçtiğim o ıssız
yol
Fısıldarken rüzgâr
usulca adımı
Gülmekse ardımdan
katıla katıla,
Ne gam…
Payidarım olmadığım
kadar
Ve alabildiğine suskun
Oysa hibeliydi
kelimelere ruhum
Sayıklarken devşirme
düşleri
Adımlamaksa
sıradanlığında hayatın
Üç beş cümle belki de
sarf ettiğin
Sakındığım varlığın
yine kayıp
Son evresi mutluluğun
sanma ki çok ayıp.
Tozlu raflarda saklı
anılar
Zihnimin çekmecelerinde
bıraktığım ne varsa
Unuttuğum pek çok insan
Dost bildiğim dünde
kalan.
Ne bir sanrı
söylediklerim ne de yalan
Ne de bilindik bir
makam
Çalan şarkının kayıp
güftesi kadar
Aslı astarı yok inan ki
tüm söylemlerin
Ne varsa bildiğim
Bil ki ne varsa
biriktirdiğim
Ve içimden geçen her
bir cümleye kefilim,
Olmadığım kadar adilane
Ve gidebildiğim yere
kadar.