**** Canım...Birtanem... Şekerim... Güzelim.. Dostum.. Tatlım... Aşkım... gibi hitaplar ağızlarda sakız !!! Çoğu yalan dolan. Sanırsınız nerede ise herkez böyle.. Kelimeler enflasyonda yazik.. Hep rol işte.
**** Bu ne dert , bu ne kasvet.. Dağlar bile devriliyor bir bir... Yesilleri sarıya dönüyor ovalarin.. Kuruyor yataklari nehirlerin. Gazellere savrulmaktayız yitirilen günlerde..
****Yavaş yavaş kaybolmakta karanlığı gölgelerin. Ortaya çıkmakta bir bir gecenin koynundaki saklı kentler. Aydınlıga tutunmakta sarmaşıklar ve yıkanmakta gün ışığında günahlar.
****Birgün kırılır yalnızlıklar, olma umutsuz. Çıkar her insan geldiğinde zamanı , bir merdiven basamaklarından gökyüzünün maviliklerine ve bulutlar örter perdelerini. Dinlenir ugultusu rüzgarın kutsal ninnisi gibi. Gezer fısiltilarda seyreder ruhu nice şehirleri.
**** Denizlerden doğdu güneş... Ve erişilince akşamın vakitlerine ağlayarak vedalaşıldı kanlaşan yüreklerde. Yıldızlar çıktı gökyüzünde. Oysa umarsız düsuncelerdi batıran güneşi. Hadi yönel şimdi ķıbleye alnın secdeye , ölümler yaklaşırken sessizce.
****Hani yok mu şu kuşlarin uçuşlarina imrenmek. Onlar bulutlarına kanat çirpmakta oysa... Kapının kilidini açamamişken ne bu heves, kalmışken hayata bir nefes.
****Bir adım kalmıs yorgun ayaklarimda varmak için sona. Hadi yardım edin taşıyin veya vurun gelsin sonum.
****Kıyısında gibiyiz uçsuz bucaksız bir yarın. Toprak kayacak gibi altından ayaklarımızın. Alma beni derinlerdeki koynuna; sevinmesinler boylu boyunca ne olursun.
**** Uzanamazdı çocuk ; anne, babasının boynuna ne kadar istese de. Bir başka okşarlar, koklardı saçlarını çocuğun. Sevgiyle , üstüne titreyerek, koruyarak büyüttüler.. Gelişti, uzadı boyu geçti anne babayı.Hadi artık sıra sende evlat.. Sarıl güçlü kollarınla onlara, kokla, sev ve koru işte.. Hep bir uzanabilsem derdin ya ; işte tam vakti be...
**** Sevinçlere uyansa şehrimin ara sokakları bile her sabahlarda. Aglamasa çocuklar karinlari tokça ve analar babalar ağlasmasalar kurşun seslerinde. Her şehir yeni baştan yasanircasina. Kardeş olsa gözlerimiz öyle baksak geleceğe..
**** Kimbilir nerelerde kalır yurekler. Ne fırtınalar, karman çorbanlıklar yüklenmiştir. Herkes kendi yürüyüşlerinde tüketirken yaşamın nefeslerini.Yavaş yavaş kaybolur tuvalin renkleri.. Hep kendi ellerimizin hüneri.