1 Şemsiye Altında Hüzün


ŞEMSİYE ALTINDA HÜZÜN

 

     Yağmurun bereketiyle dolup taşar ve mis gibi kokar toprak. Topraktan gelip toprağa gideceğiz ne de olsa. Gökyüzünün kendisini yağmura teslim edip de bulutlara göz kırptığı anda ne de güzel bereketlenir Anadolu toprağı. Yağmuru iliklerine kadar yaşayan toprağın kokusu mis gibidir, bahar kokuludur. Kimileri ıslanmayı çok sever yağmur altında. Birbirini seven iki çift göz için de yağmur altında aynı şemsiyeyi paylaşmak sevgilerine güç verir. Kimilerine göre şemsiye altında ıpıslak nemle coşmak şiir yazmayı çağrıştırır. Kimileri için de bir hüzün misali ıslaklık göz bebekleriyle buluşur.

 

     Şemsiye altında hüzün… Bir hüzün ki neler biriktirdiğini gizler içli yüzün. Tutunursun hayata, ya teksindir ya hiç. Azmi yakalayarak renklenir hülyalar. Derinlerden çıkıp da içindeki cevherin coşmasını bekler durur. Hüznün gözyaşıyla buluşmasıdır mutluluk. Harf harf, kelime kelime işlenir satırlara. Hüzün… Üzüntüyle sevincin evliliğidir hüzün. Leyla’sını arayan Mecnun’un halidir gözlerdeki her bir nem. Umudun yalvarışa dönüşmesiyle el açıp ‘Âmin’ deyişidir hüzün.


 

      Şemsiye altında hüzün… Yağmur damlaları tane tane düşer inci misali. Kimi zaman bol tebessümünüzün altında inciler birikir durur. Ve ağır ağır düşer göz bebeklerinizden. Her bir inci, her damlanın manası geçmişteki bir yaşanmışlığı vurgular. Geçmişle gelecek arasında ahşap köprüdür kuruyan gözyaşları. Gözyaşları toplanıp coşar pırıl pırıl çeşmesinden. Yüzünüz gülmez bazen aynaya bakınca. Kıpır kıpır dursanız da ayna size göz kırpar. Maalesef hep doğruları söyler aynalar. Aynadaki gülmeyen yüz ve hüzün… Muhabbeti bol olan hanelere az uğrarmış hüzün. “Bunlar zaten mutlu. Çoluk çocuk coşmakta. Varayım gideyim mutsuz kentlere.” diyerek bavulunu toplayıp gider hüzün. “Aynalar daima doğruyu söyler.” der büyüklerimiz. Yüzünüzdeki bir kırışıklık, gözünüzdeki bir tebessüm her haliyle açıklar kendini aynada.

 

     Şemsiye altında hüzün… Bardaktan boşanırcasına bir yağmur yağar da eline kâğıt ve kalemi tutuşturuverir hüzün. Baharın yorgunluğu, yağmurun açlık oyunlarıyla eş olup hüznü şımartır. Ve sonunda pes edip gidince, yerini komşusu cıvıltıya bırakıp sessizce veda eder hüzün.

( Şemsiye Altında Hüzün başlıklı yazı KONUK YAZAR tarafından 16.11.2016 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.