KELEBEKLER VE PAPATYALAR

Arınmış yüreği ile
Süzüldü göklere,
Her zaman güzeldi,
Her zaman narin.
Hayrandık hepimiz kelebeklere.

Rengârenk, saf, masum kelebekler,
Sanki hep başkaları için yaşarlar,
Bir heves uğruna, bir çocuğun
Ellerinde yitirmiştir canını.
Hep gizlemiştir acılarını, gözyaşlarını

Suskunlukları işitilmeyen feryattı,
Hiç dinlemedik onları,
Kim bilir ne dertleri vardı?
Çilekeş, mağrur edalı kelebekler.
Hep gözlerimize hitap ettiler.

Ya birde başarabilselerdi,
Yüreklerimize inmeyi,
Belki bu kadar hassas,
Ve bu kadar narin olmazlardı.
Belki de bir gün kadar kısa yaşamazlardı,
Bizim doyasıya yaşadığımız hayatı.




Papatyalar…

Çiçeklerin en narini en edalısı,
Onlarında çiledir doğası.
Bazen bir sevgiliye sunmak için,
Bazen fallarda, bezende işte…
Şifa niyetine...

İkisi de saf ikisi de masum,
Berrak ve güzel…
Ben beyaz bir kelebeğim,
Ecelini eller arasında bekleyen.
Belki bir gün işitilir,
Duyulmayan feryadım.
Ne bileyim belki bir gün,
Anlatamadığım şeyleri,
Gözlerimden okur can bildiklerim…

Papatya misali bir damla suya muhtaç,
Sabrın bayrağını çekiyorum ellerimle,
Mutlu etmez beni başlarda olsam da taç,
Koparılmışım bir kere,
Sunulmak için sevgiliye.
Ya da aşk sağlaması yapmak için,
Bir bir ayrılmış yapraklarım,
Hiç ayrılmam sandığım gövdemden.
Papatya kadar masum,
Kelebekler kadar özgür,
Fakat anlaşılamayan.
Papatyalar aşkta uysallığı simgeler,
Kelebekler fedakârlığı,
Kabullenmektir kaderleri,
Ansız gelen ayrılığı…

( Kelebekler Ve Papatyalar başlıklı yazı Ayşe GÖZELEL tarafından 23.12.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.