bir diriliş muştusu arefesinde…meğer biz sevilmeyi beklemişiz
koyu mavi düşlerde tutulan onca yıl 
cılız ağaç kökleri gibi karanlık vadilerde serin sular aramışız nafile


dudaklara kilitli sessizliğin açılışını 
tutuna tutuna göğüne yükselen kızıldan bir gökkuşağını
ufkun pervazından duru bakışlarla yağmaya hazırlanan renkleri gözlemişiz …



*


bir açık adresin yanında yazılı bulmuşuz kaderimizi
aç ve susuz kalarak,
 siyah bir kolye gibi takınmışız gecelerin karanlığını
ümitsizlikle koyulaşmış vakitlerin ardından müjdeli sabahı
ufka düşen güneşin özrünü beklemişiz



*


her solukta biraz daha…
en dar kapısında oturup, 
ruhumuzu aşk ile şerh etmişiz
damar damar çatlamış ,çorak toprağı kurumuş kalbimizin kavruk baharlarını
göz aynamızın burcunda asılı yıldızların aydınlık gülümseyişlerini beklemişiz


*


esir kentlerin mahpusları gibi puslu sokaklara serpilmiş fırtınalı akşamlar
zamanın en tenha köşesinde öylece dururken
kozasından yeni çıkan kelebeklerin kanatları hoyratça kırılmış
bir bahar sağanağı al renkli goncaları soğuğuyla vurmuş
halbuki çileli sırdaşlara bir nefesti, 
belki de bir serinlik fırsatıydı tüm bekleyişlere


*


kelimeler yurtsuz… seslenişler bedbaht
koyu, kopkoyu bir perdenin önünde karanlığa razı olmuşuuz…
başka yerlerde zorlukları. başka sözlerde umutsuzlukları
başka başka sızıların açtığı yaraların kanayıp akmalarını beklemişiz


derken, 
kış çölünde, 
arz soğuğunda, 
bin kıvılcım olarak tutuşmayı
aşina bir hevesle belki alışır ruhumuz diye…beklemişiz



redfer
( Beklemenin En Sır Çehresi başlıklı yazı redfer tarafından 4.04.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.