Yeri Geldiğinde Hepimiz Bir Nasrettin Hocayız
 
sadri alışık ile ilgili görsel sonucu
 

   Hepimiz yeri geldiğinde, bir Nasrettin hoca yeri geldiğinde bir Mevlana’nın müridi Yunusun dostuyuz bu hayatımızda ve filmlerimiz de, bu aktörlerimizin ruhuna da işlemiştir. Bizler bu dünyaya bir şeyler söylemek, farklı bir bakış açısıyla baktırmak güldürmek için geldik. Bu filimdir temsilidir tabi ki gerçek hayatta böyle değilizdir biline… Parlak görünmeyen zekâmız yeri geldiğinde, bin voltluk ampulle kendi çevresini aydınlatıyor. Karşımızdaki bu sivri zekâlığımızı kavrayana kadar her şey olup bitiyor. Buna isterseniz zihinsel süreçte algıyı yok etmesi deyin farkına varamaması deyin ne derseniz deyin...  


   Sadri Alışık Turist Ömer’i tanımayan yoktur, belki yeni nesil tanımaz bilmez. Eskilerde nerede market bir bakkal dükkânımız vardı mahallede, yeri geldiğinde bir baba bir amca bir dayı şefkatiyle ondan alış veriş yaptığımız, bazen borcumuzu ödemeyerek boynumuz büküldüğünde fırça yiyerek ödersin diyerek gönlümüze su serpen, geçimizi sağladığımız borç alarak yaşadığımız yıkılmaz sandığımız (Biz terk edince yıkılan o zamanlarda bilmediğimiz) bir dünya âlem gönül hanemizdi. Parası olmayan yaz derdi Rıza emmi, sorgulamazdı parası var mı sonra verir mi vermez mi diyerekten, aç kalmasın mağdur olmasın diye verir deftere yazardı. Bakmazdı ayağındaki ayakkabıya pabuca çizmesine, sarı çizmeli borcunu vermeyen Mehmet ağa demez verirdi, verdikçe azalacağına çoğalırdı. Sadri Alışık bir filminde Rahmetli kendi gibi Rahmetli olan Necdet Tosunla oynuyor. Necdet Tosun Bakkal, Sadri Alışık mahalleli müşteri borç ödeme tekniği ile tıpkı Nasrettin Hoca.


Bakkal Necdet Tosun soruyor.
 
-Borcunu unutma öde diyor.

Ödeme güçlüğü çeken Sadri Alışık

-Hafızan düzeldi Maşallah… Söyle bakalım borcumuz ne?

- 180 Lira

-Tamam, peki öderiz tamam, çıkar cebinden paraları.

Bakkal Tosun şaşırır. Sadri Alışık
 
-Korkma çıkar cebinde paraları.

Tosun parayı cebinden çıkarır.

-Sana 180 lira borcum var ver şu 100 daha lirayı etimi 280 doğru mu?

Şaşkın bakkal.

-Doğru!
 
-Ver bakalım şu 100 lirayı

Diyerek para destesinden yüz lirayı alır. Bakkal tosun hala şaşkın.

Sadri Alışık

-Dur telaşlanma sakin ol, ben şimdi sana peşin ödeme yapacağım. 280 liralık borcun 30 lirasını peşin ödüyorum.

Diyerekten yüz liralık bozuk para içinden 30 lira verir

-Şimdi kaldı mı 250 lira borcum?

Bakkal Tosun

-Doğru!

-Şimdi aldıklarım, kaç lira tuttu?

- 9 lira 80 kuruş

-Al sana 10 lira üstü kalsın

Der ve dükkânda çıkarken

-Herkes aybaşını hesaplar, bakkal tosuna aybaşında vermeyince yolunu değiştirir, bense nakit paramı sayarak peşin alıyorum.


E ne dedim bizler ya Nasrettin hoca gibi sivri zekâlıyız ya Mevlana ve Yunus gibi dostuz yeri gelince, bu anlattığım anlam zenginliği bakımından yoğun doğru olan çağrışımlarla dolu olan bir metin olmasa da, uyanıklık olsa da biraz gülümsemenizi istedim, kendimize olunca düşüncelerimiz ne kadar derin ve bir o kadarda hızlı çalışıyor anlatmak istedim, vesselam.


Mehmet Aluç
( Yeri Geldiğinde Hepimiz Bir Nasrettin Hocayız başlıklı yazı kul mehmet tarafından 29.04.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.