Makale / Araştırma

Eklenme Tarihi : 27.05.2018
Okunma Sayısı : 991
Yorum Sayısı : 0

NAMAZ İBADETİ

Beş vakit namaz, miladi 621 yılında ve hicretten bir yıl önce mirac gecesinde farz oldu Mirac’dan önce, yalnız sabah ve ikindi namazı vardı. Hicret, 622 de oldu.

Namaz farz kılındıktan sonra, Cebrail A.S ve Peygamber Efendimiz 2 gün boyunca namazı beraberce kılmışlardır. Çünkü Cebrail A.S. Peygamber efendimizin mürşididir ve Kuran’ın uygulamasını (kuran’daki islamı) Peygamberimize Cebrail A.S. öğretmiştir. Birinci gün Cebrail A. S. imamlığında namaz ilk zamanlarında, ikinci gün ise son zamanlarında kılınmıştır. Akşam namazına yarım saat kala kerahat vakti girdiği için sünnet kılınmamıştır.

 

24/NUR – 37: Ricâlun lâ tulhîhim ticâratun ve lâ bey’un an zikrillâhi ve ikâmis salâti ve îtâiz zekâti yehâfûne yevmen tetekallebu fîhil kulûbu vel ebsâr (ebsâru).

Ticaretin ve alışverişin, onları Allah'ın zikrinden, namazı ikame etmekten ve zekâtı vermekten alıkoymadığı adamlar ki (onlar), kalplerin ve gözlerin (dehşetten) döneceği günden korkarlar.

 

 

5 VAKİT NAMAZ NASIL FARZ KILINMIŞTIR?

Peygamber efendimiz bize farz olan namazın beş vakit olduğunu bildirdi. Senelerce farz namazları beş vakit kıldı. İki vakit de kuşluk ve teheccüd namazı olmak üzere hem kendisi hemde ashabı kiram 7 vakit olarak namaz kıldılar. Artık başka delil aramak gerekmez. Kur’an-ı kerimde mealen buyuruluyor ki:

(Namaz, müminlere belli vakitlerde farz kılındı. ) [Nisa 103]

 

20/TAHA – 132: Ve’mur ehleke bis salâti vastabir aleyhâ, lâ nes’eluke rızkâ (rızkan), nahnu nerzukuk (nerzukuke), vel âkıbetu lit takvâ.

Ve ehline (ailene ve etrafındakilere) namazı emret ve onun üzerinde (namazda) sabırlı ol. Senden rızık istemiyoruz. Seni, Biz rızıklandırırız. Akibet (en güzel sonuç) takva sahiplerinindir.

 

4/NİSA – 103: Fe izâ kadaytumus salâte fezkurûllâhe kıyâmen ve kuûden ve alâ cunûbikum, fe izatma’nentum fe ekîmus salât (salâte), innes salâte kânet alel mu’minîne kitâben mevkûtâ (mevkûten).

Namazı bitirdiğinizde; ayaktayken, otururken ve yan üzeriyken (yan üstü yatarken) Allah'ı hep zikredin! Güvenliğe kavuştuğunuzda namazı erkânıyla kılın. Çünkü; namaz, mü'minlerin üzerine, vakitleri belirlenmiş bir farz olmuştur.

 

Nisa suresinin 103. âyetinde, (Namaz, belli vakitlerde farz kılındı) buyurulup, ayrıca, beş vaktin hepsi de diğer âyetlerde bildirildiği halde, “Beş vakit namaz” ifadesinin geçmeyişi, kutuplarda ve buralara yakın yerlerde, beş vaktin tamamının gerçekleşememesindendir. (Nimet-i İslam)

İsra suresinin, (Güneşin kayması anından, gecenin kararmasına kadar ve sabah vakti namaz kıl) mealindeki 78. âyet-i kerimenin aslında geçen, (Dülûk-üş şems) öğle ve ikindi, (Gasak-ıl leyl) akşam ve yatsı namazı, (Fecr) de sabah namazıdır. (Beydavi)

 

17/İSRA – 78: Ekımis salâte li dulûkiş şemsi ilâ gasakıl leyli ve kur’ânel fecr (fecri), inne kur’ânel fecri kâne meşhûdâ (meşhûden).

Güneşin dönmesinden, gecenin kararmasına kadar namaz kıl. Fecrin Kur'ân'ını (fecr vakti okunan Kur'ân'ı) ikame et (yerine getir) ! Çünkü fecrin Kur'ân'ı şahitlidir.

 

Kaf suresinin, (Güneşin doğuşundan ve batışından önce ve gece Rabbini tesbih et) mealindeki 39. ve 40. âyet-i kerimesindeki, güneşin doğuşundan önceki sabah namazı, güneşin batışından önceki öğle ve ikindi namazı, geceki de akşam ve yatsı namazıdır. (Beydavi)

 

50/KAF – 39: Fasbir alâ mâ yekûlûne ve sebbih bi hamdi rabbike kable tulûış şemsi ve kablel gurûb (gurûbi).

Öyleyse (artık) onların söyledikleri şeylere sabret. Ve Rabbini, güneşin doğuşundan evvel ve batışından evvel, hamd ile tesbih et (zikret).

 

50/KAF – 40: Ve minel leyli fe sebbihhu ve edbâres sucûdi.

Ve artık gecenin bir kısmında ve secdelerin arkasından O'nu tesbih et.

 

İbni Abbas hazretleri, (Kur’an-ı kerimde beş vakit namazı bildiren âyet hangisi) diye sual edildiğinde, şu mealdeki âyet-i kerimeyi okudu:

(Akşama girerken, sabaha ererken, gündüzün sonunda ve öğle vaktinde Allah’ı tenzih edin!) [Rum 17, 18]

 

30/RUM – 17: Fe subhânallâhi hîne tumsûne ve hîne tusbıhûn (tusbıhûne).

Öyleyse akşam ve sabah vaktinde Allah'ı tesbih edin (münezzeh kılın) !

 

30/RUM – 18: Ve lehul hamdu fîs semâvâti vel ardı ve aşiyyen ve hîne tuzhırûn (tuzhırûne).

Ve göklerde ve yerde hamd, O'na mahsustur. İkindide ve öğle vaktinde (O'na hamdedin) !

 

(Akşama girerken) den maksat, akşam ve yatsı namazı, (sabaha ererken) deki sabah namazı, gündüzün sonundaki, ikindi namazı, öğledeki de, öğle namazıdır. (Celaleyn)

Nur suresinin 58. âyet-i kerimesinde, (salât-ı fecr = sabah namazı) ve (salât-ı işâ = yatsı namazı) ifadesi açıkça geçmektedir.

 

24/NUR – 58: Yâ eyyuhellezîne âmenû li yeste’zinkumullezîne meleket eymânukum vellezîne lem yeblugûl hulume minkum selâse merrât (merrâtin), min kabli salâtil fecri, ve hînetedaûne siyâbekum minez zahîrat (zahîrati), ve min ba’di salâtil ışâi, selâsu avrâtin lekum, leyse aleykum ve lâ aleyhim cunâhun ba’de hunn (hunne), tavvâfûne aleykum ba’dukum alâ ba’d (ba’dın), kezâlike yubeyyinullâhu lekumul âyât (âyâti), vallâhu alîmun hakîm (hakîmun).

Ey âmenû olanlar! Ellerinizin altında sahip olduklarınız (köleleriniz, cariyeleriniz) ve sizden bulûğa ermemiş olanlar, üç vakitte yanınıza girmek için sizden izin istesinler. Fecr (sabah) namazından önce, elbiselerinizi çıkarttığınız öğle vaktinde ve yatsı namazından sonra. Bu üçü, avret vaktidir (sizden sakınmaları gereken zamandır). Bu (zamanların dışında), birbirinizi dolaşmanızda sizin ve onların üzerine bir günah yoktur. İşte böylece Allah, size âyetleri açıklıyor. Ve Allah, Alîm'dir (en iyi bilendir), Hakîm'dir (hikmet sahibidir).

 

Peygamber efendimiz, Bakara suresindeki, (Namazları ve vusta namazını kılın) mealindeki 238. âyet-i kerimeyi açıklarken, (Vusta namazı ikindi namazıdır) buyurdu. (İ. Ahmed)

 

2/BAKARA – 238: Hâfizû alâs salavâti ves salâtil vustâ ve kûmû lillâhi kânitîn (kânitîne).

Salâvât'a (Allah'tan gelen nurlara ve namazlara) ve salat-ı vusta'ya hafîz olun (koruyun, bu namaza kesintisiz devam edin). Ve kalkın, Allah için kanitin olun (Allah'ın huzurunda huşû içinde ve saygı ile uzun süre durun) !

 

Bu âyet-i kerimede, (Namazları ve orta namazı [ikindi namazını] kılın) buyuruluyor. Arabi gramere göre, namazlar [salevat] denince, ikiden fazla namaz anlaşılır. Çünkü iki namaz demek için, salevat [namazlar] değil, salateyn [iki namaz] denilir. Vusta [orta] namaz ikindi namazı olduğuna göre, ikindi hariç, öteki namazların sayısı iki olamaz, ikiden fazla olması gerekir. Üç de olamaz. Çünkü VUSTA NAMAZI hariç 4, 6 gibi çift sayılı olmalı ki, orta namaz [ikindi namazı] tam ortada olabilsin. Yani ortadaki namaz ikindi olduğuna göre, ondan önce iki namaz, ondan sonra da iki namaz bulunduğu meydana çıkar. Diğer âyetlerdeki namaz vakitleri de dikkate alınınca, namaz vakitlerinin beş olduğunda hiç şüphe kalmaz.

Allah C.C. Peygamber efendimize özel olarak teheccüd namazını farz kılmıştır;

 

17/İSRA – 79: Ve minel leyli fe tehecced bihî nâfileten lek (leke), asâ en yeb’aseke rabbuke makâmen mahmûdâ (mahmûden).

Gecenin bir kısmında uyan ve sana özel nafile (ilâve) olarak O'nunla (Kur'ân'la) teheccüd namazı kıl! Rabbinin seni Makam-ı Mahmut'a beas etmesi (ulaştırması) yakındır.

 

33/AHZAB – 21: Lekad kâne lekum fî resûlillâhi usvetun hasenetun limen kâne yercûllâhe vel yevmel âhıre ve zekerallâhe kesîrâ (kesîren).

Andolsun ki, sizin için ve Allah'a ve ahiret gününe (Allah'a ulaşma gününe) ulaşmayı dileyen ve Allah'ı çok zikredenler için, Allah'ın Resûl'ünde güzel bir örnek vardır.

 

Allah’ın Resulünde Ahsen bir örnek olduğu için, bütün sahabe peygamber efendimiz her ne yapmışsa, sünnet kabul edip aynen uygulamışlardır. Hatta Peygamber efendimiz S.A.V. teheccüd namazlarını kılarken onu takip eden sahabeyi oda almamış, sahabenin büyük kısmı dışarıda onun gölgesine bakarak beraberce kılmışlardır. Peygamberimiz 3 saat kılmış, 4 saat kılmış, 6 saat kılmış. Peygamber efendimiz korunmuş olduğu için o kılabiliyordu. Ama sahabe korunmuş değildi, doğru dürüst beslenemiyordu, içlerinde hastalar, savaşanlar ve yolcular vardı, hergün çalışmak zorunda idiler ve bu yüzden zayıf ve bitab düşüyorlardı. Allah bunu bildiği için;

 

73/MUZEMMİL – 20: İnne rabbeke ya'lemu enneke tekûmu ednâ min suluseyil leyli ve nısfehu ve sulusehu ve tâifetun minellezîne meak (meake), vallâhu yukaddirul leyle ven nehâr (nehâre), alime en len tuhsûhu fe tâbe aleykum, fakreû mâ teyessere minel kur'ân (kur’ânî), alime en seyekûnu minkum merdâ ve âharûne yadribûne fîl’ardı yebtegûne min fadlillâhi ve âharûne yukâtilûne fî sebîlillâhi fakreû mâ teyessere minhu ve ekîmus salâte ve âtûz zekâte ve akridullâhe kardan hasenâ (hasenen), ve mâ tukaddimû li enfusikum min hayrin tecidûhu indallâhi huve hayren ve a'zame ecrâ (ecren), vestagfirûllâh (vestağfirûllâhe), innellâhe gafûrun rahîm (rahîmun).

Muhakkak ki Rabbin, senin ve seninle beraber olanlardan bir topluluğun, gecenin üçte ikisinden daha azında, (bazan) onun yarısında ve (bazan da) onun üçte birinde (Kur'ân okumak, zikir yapmak, kanitin olmak, teheccüd namazı kılmak için) kalktığını biliyor. Ve geceyi ve gündüzü Allah takdir eder, onu sizin asla hesaplayamayacağınızı (gecenin zaman dilimlerini doğru tayin edemeyeceğinizi) bildi. Bu sebeple sizin tövbenizi kabul etti. O halde Kur'ân'dan size kolay geleni okuyun! Sizden bir kısmınızın hasta olacağını, diğerlerinin yeryüzünde, Allah'ın fazlından (rızık) isteyerek dolaşacaklarını ve diğer bir kısmının da Allah'ın yolunda savaşacaklarını bildi. Artık O'ndan (Kur'ân'dan) size kolay geleni okuyun, namazı ikame edin, zekâtı verin ve Allah için güzel bir şekilde borç verin! Ve nefsiniz için hayır olarak ne takdim ederseniz, onu Allah'ın indinde daha hayırlı ve daha büyük bir ecir olarak bulursunuz. Ve Allah'a istiğfar edin (tövbe edip Allah'tan mağfiret dileyin) ! Muhakkak ki Allah; Gafur'dur, Rahîm'dir.

 

Ayeti kerimesinde namazda kolayınıza geldiği gibi okuyun diyerek, teheccüd namazını ashaba ve bizlere kolaylaştırmıştır. Ve bu ayetle ALLAH c.c. teheccüd namazını bizim kılmamızı da emir buyurmaktadır. İlm-i Ledun Hızır A.S. tarafından teheccüd namazında öğretilmektedir. Bunun için teheccüd namazını kılanlar kıyamda aşağıdaki ayeti okumalıdırlar. Teheccüd namazı 7-9-11 rekat gibi tek olarak kılınır.

 

17/İSRA – 80: Ve kul rabbi edhılnî mudhale sıdkın ve ahricnî muhrece sıdkın vec’al lî min ledunke sultânen nasîrâ (nasîren).

Ve de ki: “Rabbim beni sıdk ile dahil et ve beni sıdk ile çıkar. Ve bana senin katından (gizli ilminden) bir yardımcı sultan kıl. ”

 

Yine peygamber efendimiz ve sahabesi sabahla öğle arasında kuşluk namazı kılmışlardır. İşte Peygamberimizin esas sünnetleri bunlardır. Ama şu an bu sünnetleri İslam alemi tasavvufun dışındakiler hariç (tamamen unutmuşlardır).

Bundan başka Peygamber efendimiz ve sahabe-i kiram şükür namazları kılmışlar, hacet namazları kılarak mürşidlerini ve problemlerini ALLAH’a sormuşlardır.

O gün olduğu gibi bu gün de Allah dostları bütün bu islamdan kopan kavramları hayatlarında uygulamaktadırlar. Ama İslam aleminde uygulamadan kaldırılmıştır.

 

 

( Namaz İbadeti Ve 5 Vakit Namaz Nasıl Farz Kılınmıştır? başlıklı yazı mihrimah tarafından 27.05.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.