*
kapıları kapatıp herkese
her şeye arkamı dönüp gidiyorum
umurumda değil istanbulun ömrümden aldıkları
terk ediyorum derbederliği yıkılmışlığı ihanetleri
rüzgara verdiğim hayalleri, sahte sözleri
gözyaşı ile yoğrulmuş maskeli yüzleri
ayrılık şarkıları çoktan sustu
bir ben kaldım tenhasında gecenin birde buzdan nefesler göğsümde
yeni bir adres bulmaya yürüyorum
yağmur yağıyor
dönüp bir kez daha bakıyorum sokağın karanlığına
pencerelerde parlıyor umarsız sarı ışıklar
hediyem olsun yıldızlara, aya hafifçe söylenen ayrılık şarkısı
mülteci isteklerim, saklı hayallerim ,çektiğim elemler, dinmez özlemler
*
şimdi ayrılık zamanı en umutsuz vakitlerden sevmekten korkan kalbimin trajik bir özeti bu kaçmalar
ince sızılar eriten düşünceler şehrin kaldırımlarında
ben gibi yapayalnız ve ürkek
sanki bu ayrılığın tek suçlusu benim
onun için bu veda sanki
ne garip en çok ihtiyaç duyduğum şeylerden korkuyorum
bir vapur nasıl kalkarsa bir limandan
istasyondan ayrılırken bir tren nasıl acı acı öterse işte öyle
yıllarca yaşadığım koca şehrin karanlığından, ayrılığından korkuyorum
en çok soğuk kış gecelerin buzlu yalnızlığında ışık yok ,sıcaklık yok ,rüzgarsa bumbuz esiyor
yüreğimde tiryakilik yapan sürekli bir yenilgi duygusu
kaçar gibi... gidiyorum
hiçbir şey istemiyorum bu şehrin ıslak sokaklarından gün batımlarından ,anason kokan gecelerinden dünden daha çok ,yarından daha fazla bana miras hatıralardan
*
ıslak yanaklara yapışan gözyaşlarına rüzgar vuruyor içimde nefes nefes büyütüp havaya saçtığım arzular
teker teker kuruyor hepsi
sıcak dokunuşlar bırakıyorum
cemreler ,baharlar , mevsimler bırakıyorum
istanbul
her fecrin gül kanatlı rüzgarı bugün ayrılıyorum senden
*
redfer