Ötenazi yaptığım acının devingen ruhu:

Geniş açılı bir ölüm

Merhametsiz varlıktan yana olmasa da derdim tasam

Bir edimde belki bir surette nükseden

O derin sitayiş.

 

Hazandan mütevellit bir şiirde

Peyzajı aşk olan

Baharın garip coşkusu

Her daim yüklü mizaç

Her dem yarına dair bir kazanç

Göğün kıvraklığında

Safça terennüm eden kendi halinde ne çok kuş.

 

Şimdi toplayalım ne kaldıysa dünden geriye

Nöbete duralım

Gecenin değil günün yirmi beşinci saatinde:

Nazenin gölgeler sudan sebeplerle

Aralamış düş perdemi;

Somurtkan sitemler

Bayağı yarılamış

Git gide tükenmeyen yolu.

Haznesinde yüreğin

Kim bilir kaç karat acı?

Sonrası malum

Derdin efkârı ile

Bir içimlik sevdayı

İçmek sure niyetinde

Sevgiyi pay etmek devir daim yapan hüzne.

 

Metanet çöktü günden asılı kalan son hece.

Varlık nemrut ve heybetli bir çamura döndü:

Varlık kifayetsiz

Neye çare?

Zamanı astık kınında namert bir yalan;

Beşeri gömdük derine

Aslında kendimize ihanet

Varlığın sefahati

Sonrası müphem bir düzlem:

Kayıtsız olduğu kadar

Kanıtsız bir cinayet

Ve kaygısız bir kelam.

 

Sondan başlayıp

Başı olmayan meftun bir özlem

Kement attığımız satırlarda

İri cüsseli bir sitem:

Aslında içimiz dışımız birdi bir zamanlar

Sonramızı unuttuk kuytularda

Döndük pervane misali

Uyumsuz yollarda

Uygunsuz yalanlarda

Uydurduk kendimizce

Belki en uygunu ölmekti ansızın

Arkamızdan olmasa da tek rahmet okuyan.

 

 


( Nöbet... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 24.10.2018 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.