TUT ELİMDEN

Gözleri deryayı andıran görünümde, gördüğü güzellikleri kağıda not ederdi. Çiçekleri, sevgi masalı olarak nitelendirir ve onlara her gün masal anlatırdı. Dudaklarından çıkan her bir harf ayrı güzellikte olurdu.

Kuşlara sevda canlıları adını vermişti. Onlarla daha çok vakit geçirmek için evinin balkonuna küçük yuvalar kurmuş ve her sabah onlara günaydın demeyi unutmazdı. Sevda çekerdi gönlünden derince, bir sevda perisi gibi aşıktı dünyaya ve dünyadaki canlılara...

Papatyalara benim karanfil bakışlı narenlerim diyordu. Her gün mutlaka onları okşamadan, koklamadan işe başlamazdı. Sevda kırlangıcı gibi bir hüzün çökerdi üzerine ama bu hüzün mutluluğun hüznüydü. Sevdasına her zaman sadık kalanlara duyduğu hüznün habercisi gibiydi ağlayışları...

Yarım kalan aşklara hep sitemle bakardı ve ona göre hiç bir şey yarım değildi ve her şey birbirinin bütünüydü. Güneşe bir başka isim verir bir başka ifadeyle çağırırdı. Sevgisiz yaşamayı istemiyordu. Sanki her sevda kahramanları ona tut elimden der gibi bakıyorlardı genç sehere, seher de ellerinden tutmak ve sevgisini aktarmak ve karşısındakini de mutlu etmek için çok uğraşırdı.

Bir hayat öyküsü kurardı kendine, şiirler yazardı henüz karşılaşmadığı sevgili`ye görülmemiş olaylar anlatırdı hikayelerinde, dünya`yı tersine çevirirdi ve asla kötü bir yüz ifadesiyle bakmazdı hayata kaybettiği çk şey vardı, hayatta kaybettiği çok anıları çok sevdası olduğu halde yeni sevdalar bulmakta gecikmezdi.

Bir gün kalbini martılarda bırakırdı diğer gün çiçeklerde, Dünya bir başka güzeldi onun gözleriyle bakınca, sevildiğini hissediyordu çevresindeki canlı ve cansız dostlarıyla, Belki kendisiyle konuşmuyorlardı ama deryayı andıran gözleri onların açıklayıcısı gibiydi. Kitap okurdu günlerce, haftalarca bir kitabın etkisinde kalırdı, yeni yerler keşfederdi ve yeni şeyler onun elinden tutardı ve farklı farklı alemlere rastlardı. Hiç bir yaratık ona dokunamayak kadar etkileyiciydi deryayı andıran gözleri ve hiç bir dünya onu sonsuzluğa mahkum edecek kadar güzel değildi.

Bir deniz güzeliydi ve insanlara çok değer verirdi. Severdi karşılıksız ve kötü niyet arz etmeden severdi. İnsanlar da seheri sever ve onun yanında herkes güler yüzlü olurdu:

``Bir yıldız kayardı, deryayı andıran gözlerinden gök yüzüne, bir güneş doğardı her sabah, gönül bağından, bir barış gelirdi dünyaya onun temiz kalbinden, bir çocuk gülerdi yıllarca ağlayışı kesilmeden, bir gök taşı çarpardı yüreğine hafif ve acıtmadan...``

Yeni aşklara yelken açmak için yeni dünyalar keşfetmeliyim diye düşünüyordu...

Devamı gelecek...


( Tut Elimden(1) başlıklı yazı ali-esat-tas tarafından 26.03.2009 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu