Hoscakal Macit
Uzun kalmadi gece sokagimizda ;
Hatta
Dondurma mevsiminde bile degildik
biliyorum
Ustelik bogazimiz da sisecekti
Ama yine de
Kis gunu cani dondurma ceken
cocuklar gibiydi
Icimin ka/y/nayan yaralari.
Halbuki
Mallahemize gelen seyyar
salincagin
Peydah oldugu saatlerdeki gibi
dalgalanmisti
Icimin karanliklari ;
Yolunu bilmedigim labirentlerde
bile
Senin elini tutmustu tum
cocuklugum , animsiyorum ;
Ve animsiyorum
Seninle yeltenmistim gitmeye
Girmeye korkutgum en ucra
koselerine cocuklugumun…
Sira sana geldi Macit
Kalk hadi ;
en son ben kalmaliyim cilingir
sofrasinda bilirsin ,
bilirisin
son kadeh yokluga dolmali her daim
ve bosalmali bir an bile durmadan…
Karafakinin tabaninda donmeli atli
karinca
Cocuklugum olmali mesela siir
Ve ormana donusmeli
masaya dokulen maydanoz kiriklari
,
yada
Labirent olmali Mufit
o toplamali arkada kalan
yikintilari….
/…Hoscakal Macit :
Duvarda asili kalacak ; hic
olmamisliginin anilari…/
.
.
.
.
.
.
.
ikibinyirminin Kasim’i
Dubai....