Ucurtmalarin ucamadigi kadardi
gece
Yasanmamisligin kadardi hayat,
Oldu sandigin ne varsa
Ol(a)mamisligiydi aslinda bu ham
hal ,
Ucurtmalar diyorum Mufit,
Onlarla basladi bu infial…
Biliyor musun
bir kulagim ezan sesi
Bir kulagim
buz beyaz sakiz rakisi…
Ucurtma kuyrugundaki cocuklar gibiydi
bir yanim;
Bir yanim icler acisi…
Sacma sekillerden evler yapiyordum
oysa,
Gunduz niyetine
Fal baktiriyordum yildizlardan…
Sesim icime tutsakken,
Aynalara kusmustu yuzumun bir yarisi,
Sessizlik geceden agirdi Mufit
Zor olmustu anlamasi…
Oysa
Kismet ve Umut arasinda takili
kalmisti
Hic dugumleyemedigimiz kefen
baglari,
Kadim semtlerinde istanbul’un
dolunaya savrulan sinkafli
kufurlere asiliydi yada
Alnimizin en silinmez yarasi ;
Bundandi belki de
Umudun kismete olan dusmanligi….
Ki sen
Her seferinde
“Kismet” diyordun en zifirinde
aydinligin
Ben “Umut”la mukabele ediyordum
her karamsarligina,
Halbuki
Ikimizde biliyorduk alnimizda
yazan yazgiyi :
Kismetin olacagi,
Umidin olecegi yoktu Mufit ,
Kulagimiza fisildamisti,
Bir damla anason beyazi…
Ikibinyirminin Aralik’I
Dubai…