‘’Sevmek sevildiğini bile fark etmeden

Yaklaştıkça ölüm soğuk bir yağmur gibi

Sevmek zehir zemberek ve yürekten

Gecikerek de olsa vuruşur gibi

 

 

Sevmek için geç ölmek için erken…’’(Atilla İlhan)

 

 


 

 

Hangi düş’ün…

Hangi yalnızlığın çengisidir şiir…

Ötelenmiş bir gülüşün de bekçisi belki

Meylettiğim aşkın iz düşümü

Ben ki şiir olup açtığım

Oysaki tek bildiğimdi gül vasfımla köküme sadık olduğum…

 

Hangi hecesin sen?

Hangi koyu gölgede unutulmuştur söyle?

Ceplerimden dökülen imgelerden sanma sakın

Bu aşkı inşa ettiğimi durduk yere

Hem senden önce hiç şiir yazmazdım ben

Ve bir gün seni gördüm

Gözlerimi şiire yumdum

Aslında hayalimde yaşattığım

Bir sevgiliydin sen

Elbet asla gerçek olmayan

Ama hayalinle yoğruldu sözcüklerim

Kaybolduğuma delalet o zifiri yalnızlığım

Ve işte şiir oldum.

 

Nazenin yüreğimden sarkan saçlarıma tutundum

Ruhunda bana kayan tek hece

Aşkı büyüttüğüm bir ömür

Şiir sevmezdim hem ben senden önce

Sonramsa değil umurumda

Anda kayıtlı aşkım

Ahvalim ki geçiş hakkı tanımayan

Sefil gölgelerin hükmünde geçti şu afaki ömrüm.

 

Bir ışıksın gözlerimi alamadığım

Bir şiirsin, sevgili

Asla yazmayı bilmediğim bir gün düştüm bu aşka

Aşkın hümayunu siyah gözlerinde

Kana bulandı ay

Yıldızın ta kendisi idi göğsüme takılı o broş

Elbet yalnızlığın da içte kalan ukdesi

Gerçi yine yalnızım

Yazgımla barıştım hem.

 

Yazamadığım bir ömrün ikinci yarısıdır bu yazdıklarım

Aşka durduğum

Yola koyulduğum

Şiirler sırtımı ürperten

Ve o mahcup pembe yüzümden eksik olmayan

Bilirim de:

Sen bir düş pembesisin

Siyahi yorgunluğun ilahı

Aşka çelme takan münafıklardan uzakta

Senle düştüğüm tuzakta

Yıldızların altında

Yaşıyor ve yazıyorum.

 

İmha ettim mazimi

Sezilerimde saklı rahmeti

Şiire ve aşka akıttım

Hüznün duayeni varlığım

Sadece bir tebessüme açtır

Sefil varlığımla katık olduğum her rüyanın

İz düşümüdür aşkım

Şiir sevmeyi senden öğrendim ben

Bilemedim de:

Hayatı şiir gibi yaşadığımı bir ömür

Ta ki göçüp de gidene değin içimdeki kuyruklu yıldız.

 

Kırptım gözlerimi ve saçlarımı ve kuyruğumu

Hiç sevmezdim yıldız gibi gökte sekmeyi

Açan çiçeklerimin ölüsünü öpeyim

Şiir olur da akarsın gözlerimden

Bilirim de ama çoktan düştüğümü gözlerinden

Olsun canın sağ olsun

Yaşadığım kadar seveceğim seni ve şiiri

Bir hayalden ibaretsen ne ki

Hele ki basireti bağlanmış bir gerçek iken…

 

İçimdeki ikimde uçuştuğum kadar

Kâh kuş kâh duyduğum bu bitimsiz özlem

Sarmalında hüznün

Sektiğim hece hece

Sarıldığıma binaen Rabbime

Kopup da geldiğim dünüm

Mezar sessizliğinde geçmişken ömrüm

Sevdiğim ve yazdığım kadar mutluyum…

 


( Şiir Sevmezdim Senden Önce... başlıklı yazı GÜLÜMM tarafından 20.05.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.