Merhaba sevgili site dostlarım. Sanırım sitede 10. yılıma girdim. Çok güzel günlerimiz geçti, halen de geçiyor. Ailecek görüştüğümüz arkadaşlar edindim. Sitede günlük eklenen yazı adeti ortalama 70-80' in altına hiç düşmezdi, bunun genellikle 50-60 tanesi şiir, 15-20 adeti de deneme-makale gibi düz yazı olurdu. Emin değilim ama deneyimlediğim kadarıyla site yönetimi belli bir standartı ve kaliteyi sağlayabilmek adına zaman zaman 90-100 adete ulaşan toplam eklenen yazı adetini çok da artırma eğiliminde değildi, elbette düşmesini de arzu etmezdi. Yani bu ideal bir büyüklük idi, sosyal paylaşımların yönetilebilir olması da önem arz ettiği için editörlerin iş yükü de zorlanmamalıydı. Ezcümle ideal bir sosyal edebiyat paylaşımı platformu  kurulmuş idi. Bu ifadelerim tamamen benim kişisel gözlemlerime dayanıyor, yöneticiler benden farklı düşünüyor olabilir, dediğim gibi kendi çıkarsamalarım bu yazdıklarım.

Özellikle pandemi dönemi ve sonrasında günlük paylaşılan yazı adeti 20'li sayılara kadar düştü. Açıkçası ben kendi adıma sözkonusu düşüşte site yönetiminin bir dahli olduğunu düşünmüyorum, bu neticeye varmak için 10 yıllık tecrübemin yeterli olabileceği kanaatindeyim. Adı üstünde pandemi dönemi sosyaliteye dip yaptırdı, fiziken birlikteliklerin minimize olması bir şekilde sanal paylaşımları da olumsuz etkiledi. Zaman kullanımına yönelik tasarruflarımız değişti. Korkarım böyle giderse yakında sanatsal üretimlerimizi paylaşacak bir site de kalmayacak ortada, genele şamil yazıyorum bu görüşümü, diğer sosyal paylaşım ortamlarında da benzeri durumlar yaşandığını sanıyorum.


Ben başkaca hiçbir sitede yazmadım, yazmıyorum. Dolayısı ile odaklanışım sadece kendimin de üyesi olduğu Edebiyat Evi. Sakın buradan birkaç veya daha fazla sitede yazan arkadaşlarıma üstü kapalı bir göndermede bulunduğum gibi bir çıkarsama yapmayınız lütfen. Benim kişisel tercihimdir, hepsi bu. Yıllar öncesinde bazı arkadaşlarımın ısrarıyla diğer bazı sitelerde de yazı paylaştığım çok kısa süreli anlarım oldu ama beni açmadı, ısınamadım oralara. Tekrar altını çizmek istiyorum ki bu sadece benim tercihim. Her zaman diğer sitelerin de en az  bizim sitemizin kalitesinde olduğunu varsaydım, Edebiyat Evi'nin farklılığını ortaya koymak için diğerlerini kötülemek gerekmiyor, buna hiç lüzum yok, tüm ortamlara saygılıyım. Bu çerçevede Çağatay'dan MCU'ya evrilme sürecimi daha önce de iki üç kez paylaştığım üzere bu yazımı eklememi müteakip şiir bölümümüzde paylaşacağım tekraren.

Gelelim yazının başlığına :))) İtinayla merak oluşturulur :))))

Esas olan rasyonel yaklaşım ve yöntemlerle eklenen yazı adetini artırabilmektir ancak kısa vadede nelere dokunulması gerektiğini hemen tesbit edebilmek de pek kolay değildir, zaten yönetim bu anlamda kendi içerisinde istişarelerini sürdürüyordur zannındayım.

Bir üye olarak ben ne yapabilirim? Hepimiz birer üye olarak neler yapabiliriz de sitemizi daha çok paylaşımın yapılacağı bir çita'ya taşıyabiliriz?

Mesela; hepimiz her ayın belli günlerinde bir, hatta iki adet şiir/düzyazı ekleyebiliriz. Akılda kalıcılık oluştursun diye her ayın 5'inde, 15'inde, 25'inde paylaşımda bulunmayı öneriyorum. Elbette ki illa yazılarımızı bu tarihlerde paylaşalım gibi bir sığlıkta hareket edelim demiyorum, demem de. Sipariş usülü şiir yazamayız tabii ki, bu doğru da olmaz. Kalem özgürdür, ilham geldiğince, can çektiğince hareket eder. Fakat eğer doğru ve iyi bir amaca yönelikse paylaşımımızı birkaç gün öteleyip 5, 15, 25 tarihlerine endeksleyebiliriz. Bunun kime ne zararı var? Doğal olarak her tarihte yazı ekleme serbestiyetimiz var, ama mümkünse bu sözkonusu tarihlerde de illa ki paylaşalım.

Peki, neden?

Özellikle dikkat ediyorum her üç dört gün boyunca yaklaşık 40 farklı arkadaşımız, her 10 günde bir de 60-70 farklı arkadaşımız şiir/yazı ekliyor. Birden çok paylaşımda bulunanlar bu rakama dahil değil. Adem beyimiz yakınen bilir ki bu adetler sıradan gözlemlerim değil, zaman zaman böyle istatistiki çalışmalar yaparım, hepsinin dayanağı var. :)

Bu paylaşımlar aynı güne denk geldiğinde rahatlıkla mevcut yapımızla 40'lı 50'li adetlere ulaşabiliriz.

Eeee biz bunu yaparsak hadi diğer günlerin adetinde azalma olur ise ne anladık biz bu işten?

Evet kısa vadede böyle bir gelişme yaşanabilir ama o günlerde - yani 5, 15, 25 - sitemizi tesadüfen veya bilerek  ziyaret eden arkadaşlar yoğun paylaşımları görünce siteye girmeye ve paylaşmaya daha bir istekli olabilecektir. Hepimiz yazılarımız daha çok okunsun, daha çok yorumlansın, bizler de daha çok okuyalım, daha çok öğrenelim istemez miyiz? Elbette isteriz. :)

Bu yapay yöntem, uzun vadede inanın çok faydalı sonuçlar doğurabilir, sosyal farkındalık, arzu, istek yaratarak.

İyi de tam bu günlerde ilhamım gelmemişse, canım çekmiyorsa; ben nereden üreteyim paylaşılacak bir şiiri veya düz yazıyı?

Çok kolay efendim, eski bir yazınızı paylaşınız. Benim şu anda sitede 1000'e yakın şiir ve düz yazım var ancak hepsi orijinal olan 500-600 yazım ancak vardır, çoğunu iki üç kez, hatta 5-6 kez eklediklerim vardır. Fakat tekrar tekrar eklediklerimin hiç birisi kelimesi kelimesine aynı değildir, mutlaka farklılık vardır. Eski yazımın altındaki yorumları/eleştirileri okurum ve hem de süreç içerisinde bellediğim tekniklerle bir daha gözden geçiririm; ya hitabetinde, ya ana temayı biraz farklılaştırarak ya da teknik hatalarımdan arındırarak tekrar paylaşırım. Benim bu şekilde başlangıcında yıldız dahi almayıp da zaman içerisinde güne gelen en az 20-30 yazım vardır sanırım. ( elbette değerlendirme kriterlerinin onlarca değişkeni var ve illa ki yıldız alalım, güne gelelim diye yazı paylaşılmaz ama çok ciddi ve motive edici bir başlıktır, konumuzdan sapmayalım bu da uzun hikaye :)) )

Bakın işte ne güzel, böylelikle geldiğimiz noktayı da gözlemleme ve değerlendirme olanağımız oluyor.

Önerdiğim modelin - tabii ki geçici olarak - kesinlikle sonuç vereceği iddiasında değilim lakin bir üye olarak yapabileceğim çok fazla bir şey yok. Sosyal farkındalığı artırıcı şiir ve yazılar eklemeyi her fırsatta yapıyorum zaten, bir de böyle bir öneride bulunayım istedim.

Takdir sizlerindir.

Selam ve saygılarımla.


MCU


NOT : Tanıdığım tanımadığım tüm site üyelerimize ve fakat özellikle Adem Beyimize, Sami Ağabeyime, MFÜ ağabeyime, saklı bahçeye, gergefe, safdehaya, gök hasrete, gökdenize, çerkezoğluna, kul mehmete, sürgün adama, kadirbabaya, Nuri Başa, Rahatiye, Güştaya, Fatma Bacıya, Meleke, cirike, Ahmet Zeytinciye, Ergül beyimize, Gülüm kardeşime, Önder 34e, Barbaros, ipci erdoğan ve Hasan ağabeylerime, Karacakız emiye, maksudeye, demete, mihmana, karagöz hocama ( son zamanlarda sitede gördüğüm dostlar ) duyurulur :)) İsimlerden sonra apostrof - üstten kesme - yapmak ciddi zamanımı alacak idi, özellikle kullanmadım, lütfen kusuruma bakmayınız. :)
( Beş, Onbeş, Yirmibeş başlıklı yazı MCU :) tarafından 6.12.2021 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.