Haydi başla saymaya, zayi olan zamanı,
Önce sen dile getir, can kulağım sendedir.
Firarına sığınma ,zifiri gecelerin,
Gün biter gece gelir,ardı güne gebedir..

Evet evet öyledir ,sen meleksin be kuzum!
Ağzın var da dilin yok, masum sensin bilirim.
Ben işte, ben var ya ben;ne illetim değil mi?
Yazık sana, canını sokakta bulmadın ki!


Şimdi sus da sen dinle ,can kulağın bende mi?
Başlıyorum saymaya ,için geçmesin e mi?
Gözlerini kaçırma, ağız, burun yamutlma,
Deve kuşu misali, gömme kafanı kuma.


Hayli zaman sus pusdun ,çıkmıyordu ses sedan,
El ,ayağın çekilmiş ,mesud idin an be an.
Umarsız gülüşlerin iç gıcıklardı amma,
Battı balık yan gitsin, gerek yok sızlanmaya.


Diyeceğim odur ki; yürümez laf gemisi,
İte kaka geldi de ,kalmamış ki mecali.
Forsun kalmadı senin, boşuna çabalama,
Ettiğin onca lafı ,yuttun ya helal sana!


Kelamın tükendi mi, ne oldu kaldın öyle?
Fitne soktun araya ,kendini hiç aklama.
Fesat kumkumasıydın, kabına sığamadın,
Taştın da , taşırdın da ,kaldın mı bir başına?..

 

Oya Kılıç Doğan

 

( Fesat Kumkuması başlıklı yazı Oya DOĞAN tarafından 31.08.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.