Yorgun geldim geldiğim yerin yabancısıyım
Gelmemiş sayın beni dilin yalancısıyım


Düşen inci tanesi gibi geçerken yıllar
Zehirli hançerlerle vurur bağrı anılar

 
Can çile dergahında zaman zehirli yılan 
Şimşekler çakıyorken gözde ışığım yalan


Sıkıntılarım mahpus tutarken avucunda
Gör ki sızlıyor gönül gamın en korkuncunda


Yaşlı çınar yaprağı hışırtısı ömrümüz
Kırık harfli tek hecin ezberinde günümüz


Zaman kılıç kını mı tanır gındam kalesi
Çürütür paramparça eder vakit hilesi


Gövün ciğer atlası ağulandı sularım
Sokul mercan içine ey yalnızlıklarım


Vakit gurup vaktidir rüzgar hoyrat esiyor
Yıldızlara bakıpta heyhat ahkam kesiyor


Bir yaprak dökümüdür gri hazan  göğsünde
Söz ikindi çayının buruk tazeliğinde


Alazsız dumansız bir yangının ortasında
Onura yakıt oldum gözlerin duldasında


Gül kurusu üfleyip aynaya kader yazdım
İçimde ölenlere derin mezarlar kazdım


Yalnızlık ki çürüyen bir şeye ulaşmaktır
Anılar bahçesinde hüzünle dolaşmaktır


Yarama tanyeri sür şavkın mahur şifası
Kim ki yaşar bu derdi yoktur şevki sefası


Hiç bir şey bilmediğim bildiğim en iyi şey
Öğrendim ki noktadan sonra başlıyor her şey...


Nermin Aydın

 

( Noktadan Sonra başlıklı yazı Nermin tarafından 23.11.2010 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.