Bahar yeşeriyordu nisan yağmurlarıyla.
Ve karlar eriyordu; ovanın rengi elâ.
O saflığın kokusu şu burnumdadır hâlâ.
Yaşamı soluyordu, benim liseli aşkım.

Canlanıyordu tekrar kırlarda börtü böcek.
Kozası kaybolmuş sanki olmuştu melek.
Tırtıl değildi yani o artık bir kelebek,
Uçuşa dalıyordu benim liseli aşkım.

Gizlenmişti güzellik bir maral bakışına.
Balıklar yüzüyordu nehirin akışına.
Çocukluk yakışıyor uyuyordu yaşına,
Gönlümü çalıyordu benim liseli aşkım.

Ağacın dallarında filizlenen tomurcuk,
Bir meyve verecekti yiyecekti o çocuk.
Mavi, kızıl, kestane elinde birkaç boncuk,
Uçurtma salıyordu benim liseli aşkım.

Bir Nisan şakasıydı sanki garip gönlüme.
Muzipliği katmıştı hep bir adım önüne.
Umudumu çalıp; dalıp ecelinin gölüne,
Orada kalıyordu benim liseli aşkım.

Gebze, 17.02.2002- 02.00
( Liseli Aşkım başlıklı yazı erkan-savas tarafından 19.02.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.