Mozan araştırmasını vilayetlerden gelen istihbaratlar ile iyice derinleştirmiş gerek yazarın eserlerini gerekse yaşamını yaşamının geçtiği yerleri,ilgi alanlarını bir bir araştırmış ve adeta bir Korhan araştırmacısı olmuş çıkmıştı.Yediği yemeklerden,hobilerine,korkularına ve özel ilgi alanına varıncaya kadar gerek arşivinde gerekse dağarcığındaydı.

Hafta sonu işin sitresi ve yoğunluğu iyice yormuştu onu da ne kadar zor da geçse,yoğun da olsa başladığı işin ehemmiyetini biliyordu.Dahası kendine inanan dostları sahadaydı.Birer ajan titizliğiyle çalışmasını sürdürüyordu herbiri.

Bu ekibe gönüllü olarak katılan kişilerin başında da Denizliden İlyas vardı ki kayıp aramada ajanlık işinde hayli deneyimliydi.Bir dönem MİT`in uluslar arası sahasında görev almış olup gerek Bosna Gerekse Kuzey Irak operasyonlarında bulunmuş gözüpek vatansever bu dostun operasyonda Mozana hayli yardımları dokunuyordu.

Son konuşmalarında Mozan`a önemli fikirler vermiş ,yol göstermişti.Mozan iş çıkışı telefonla İlyas`ı aramış ve müsaitse birlikte Kütahya`ya gitmeyi teklif etmişti.
-Neden olmasın dostum ,sen Denizliye gel burdan birlikte Kütahya `ya geçelim.Ama merakımı mazur gör,neden Kütahya.
-Anlatması uzun sürer varınca konuşuruz ...demiş ve telefonu kapatmıştı Mozan.Eve gelmiş alelacele bir şeyler atıştırmış.Eşinin meraklı gözlerle kendisini seyrettiğini görünce...
-Hanım ,kusura bakma geldim gidiyorum...hiçbirşey sorma ,çok acil olarak çıkmam gerekiyor hafta sonu yokum.
-Neden,nereye diyecek oldu da eşi,çoktan Mozan üzerini giyinmiş arabasını çalıştırıp yola çıkmıştı bile...

İstanbul`un çileli trafiğinde araç sürmek nedir bilen biriydi , gençliğini bu şehre adayan ,ömrü yollarda geçmiş adam.Ama her defasında çıldırmamak için olmadık hikayeler uydurur kendi kendiyle ,insanlarla dahası İstanbulun keşmekeş trafiğiyle dalga geçerek stresi eğlenceli hale getiriyordu.Yine öyle yaptı,şerit ihlali yapan sürücüye,en yüksek volümde aracını bağırtan gence...Motosikletin üstüne sülalesini dolduran dangalağa güldü acı acı...

İstanbulu çıkmıştı nihayet ohhh be dedi ,``dünya varmış`` Bolu`da güzel bir restaurant görünce durdu hem dinlenmek hem de ne yapması gerektiğini düşünmek... ve dostlarla telefon trafiğini organize etmek için...Hem yaptığı çalışmaları dostlarıyla belirli aralıklarla paylaşıyordu.Boluda`ki mola yaklaşık yarım saat sürmüştü.Bu sürede Kadir abiden olumlu izlenimler almıştı.Ancak aynı anda Trabzon ve Samsun`dan da Korhan`ın buralarda olabileceğiyle ilgili bir takım ipuçları geliyordu.Kütahya`dan Kadir abinin aksine Necla pek ümitli değildi.Üç gece üst üste sunağın bulunduğu yere gitmiş ,saatlerce hatta birinde sabaha kadar beklemiş de hiçbir hareket yada yaşam belirtisi görememişti.

Doğruydu aslında,Necla`nın geç vakitlerde tapınağa geldiği ,kendisi kimseyi görememişti de kendini gören bir çift göz vardı.O İki ara bir derede sıkışan Lutfi`ydi.Canı sıkılmış,içinde bulunduğu çıkmazı düşünürken bir sigara yakmış ve açık havaya çıkmıştı ki bu meraklı kadın çıka gelmişti.İlk geldiğinde saatlerce arabanın içinden sunağı seyretmiş gitmişti.İkinci,üçüncü günler de gelince Lutfi karıncalanmış ve Aylin`i aramış ,tehlikeyi haber vermiş de iyice sıkıyı görmüştü.Artık dışarı çıkmaası bile yasaklanmıştı.
( Kayıp Yazar 11 başlıklı yazı Lütuf VELİ tarafından 24.06.2011 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.