yakalar siren sesleriyle en boş yanından
ihbar günlerindeki ürkek bekleyişler
birden sarsılır gövden
içinden kopan hangi şeylerdir
gizli ellerin uzanışını sezersin
yaşantını parçalayacak olan

susuşlar birikir öfkenin ördüğü duvarlarda
bir yaprak sağanağıyla gelir hüzün
konuğundur o
ellerinden tutarsın sevgili yağmurun
hüzün yağmurunun
gözlerin gizler unutulmuş ağlayışları
savruntulu fırtınaları

gecelerin koynunda
karanlığın ilmi boynunda
deniz deniz düşlersin
çöl çöl ateşlersin
son barikatın yıkılması olarak yaşadığın
dost!
dostun ihanetinde
muhbirin oyunundasın

içinden konuşturduğun makineliler
gül patlatan acılar
derinden derine sarsan top sesleri
depren sanrıları
günler kanlı cesetler yığarak geçerler bozgun akşamlarına

utancın tutsağısın
insanlık bu kadar öldürmekse eğer
eğer barışı bayrak kılamıyorsa bunca insan
eğer  şişkin gözkapaklarını tarihin kanla beslediği toprağa

çelişirsin, ölüme karşı gelir, ölümü yeğlersin!!!
bir kır çiçeği, bir köle soğanı, bir melengeç fidanı
hayır,
hayattır yakana yapışan,
döl verir, elverir, göverir
sonrası bir sınıfsızlık biliminde
o kıtalar ikliminde...

buz denizleri eritmek, geçmek engebeleri
uzanmak ihbarsız ve sirensiz günlerin öğle sonlarında
yaşamak silah sesleri duymadan
avuçlamak emeğin bereketini
dost.....
umutlar denizindesin....
( İhbar Ve Siren Günlerinden başlıklı yazı HayaLCe tarafından 13.02.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.