İçimde bir sevda büyütürüm ben,
Kıskanırım, hem güneşten, gölgeden,
Çoktan olduk, onunla biz bir beden;

Bir olunca bölemezler edalım,
Karakışta çiçek açar her dalım...

Birlik sularını ezelden içtik,
Bu sevda uğruna nelerden geçtik,
Ardına takılıp kaç diyar göçtük;

Sonunda göçümüz, oldu gücümüz,
Dinsin hasretimiz, bitsin acımız...

Gül artık ey gülüm, gül zamanıdır,
Dağlar kovan kovan, bal zamanıdır,
Yürekte sevginin bol zamanıdır;

Yıldız gibi gel serpelim başlara,
Gel girelim, en uğursuz düşlere...

Aklansın ne kadar kara yüz varsa,
Önce Edirne’den çıkalım Kars’a,
Azığın ne diye, kimler sorarsa ?

Çıkınım da bir sevdayı taşırım,
Hayret edip aklımıza şaşarım...

Sende katıl, düşme bizden uzağa,
Gelme oyunlara, düşme tuzağa,
Bindirirler sonra, aynı kızağa;

Sonunda oluruz bak lime lime,
Savururlar bir bilinmez iklime...

Korkuyu, kaygıyı bir yana bırak,
Hepimize yeter, artar bu toprak,
Zamansız dalından düşse bir yaprak !

Bir orman yangını başlar içimde,
Bir buzul dağ olur, aklar saçımda...

Ne içimde suç var, ne de saçımda,
Suç galiba, hem kavakta, hem çamda,
Beklerim ben ömür boyu kıyamda;

Büküp gönüllere sevgi nehrini,
Birlikte kuralım gönül şehrini...



Hayrettin YAZICI





( Gönül Şehri başlıklı yazı HayrettinYazcı tarafından 4.03.2012 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.