Toprak kokusu derinliğinde sararken ruhumu
Uzaklarda bir yerlerde arardı gözlerim seni..
Açardım kollarımı, koşa koşa gel
Ve sarıl boynuma hiç bırakmayacakçasına
S ı r ı l s ı k l a m olmuşum zaten
Kime ne!
Korkma, yine ben ısıtırım seni hülyalarımda
İdam sehpasına çıkmışım da,
Sen öldürecekmişsin gibi
Ah neler konuştum da
Duyaramadım sana sesimi
Kurtlar,kuşlar, börtü böcek irkilirdi de
Yankılanırdı öylece
Döner dolaşır gelirdi
Ulu ulu dağlar, korkardı benden.
*
Sussaydım eğer,
Ne çok şey anlatırdı belki sana
Hüzünle boğuk gözlerim
Destansı şiirler dökerdim yoluna
Dize dize basamaklar sunardım
Merdiven niyetine
Bir çırpıda koşup yorulma
Nefesin bana kalsın
Ağır usul gel
Ama öyle bir gel ki;
O eflatun bakışlarının ahengiyle..
*
Tınısı vururdu rüzgarın
Kulağıma..
Fısıltıyla aşk şarkısı söylerdin hani
Cızırtılı bir radyodan çalan
Ve bu bizim dediğin..
*
Masumiyetimi kirlettiler ellerinde
Ürkek bakışlarım yok artık
Kimden istediysem sıcak bir yürek
Borç niyetine
Vermediler
Kefilim yoktu, balçıkla sıvandık!
*
Uğultulu yalnızlıklar içindeyin Bayım!
Sessiz ama derinden gelirdi çığlıklarım
Bir 'çıt' sesine kalkardım
Korkudan
Bir de masmavi uykuların
Kabusu olurdu hıçkırıklarım
*
Neferini kaybetmiş komutanların
Bağrışları olurdu kuytularda
Bir yudum suya hasret
Boş mataramla
Ben kuyuda, seni beklerdim..
*
Şimdi janjanlı paketlerle süslü bedenim
İçinde pamuk şekeri
Erimeye durmuş
Kan damlıyor katrelerim
*
Hep ben sustum, sen anla
Şimdi sen konuş!
Ben alışkınım kahrolmaya..