Son yaprağı kopardı güneşten
Takvimler öksüz
Meyl et ey yoksul ten
Nü başlığı eksik romanların
H e y h a t,
Kurudu güllerin yaprakları
Renklerde yeni bir eskiz
Gerçeğini sevmez olduk artık
Hep koynumuzda yalancı düş
Hey efkârımın istilası
Hüsranımı görmeyi mi mesele ettin
Ben eskiden beri korkarım karanlıktan
İçimdeki hoyratlığım kandırmaca
Siyah beyaz fragmanları kaldırdım çoktan
Şimdi suretimin ihti/lâlidir
Perdeme yansıyan
Ellerimin ütopyasında üşüyor kelebek kanatları
Abak bir rüyâ dürterken uykularımı
Koca kentler göçtü sinemin orta yerinde
Islak bir serçenin ölüsünde tükenirken sâla
Ruhuma tünerken ayrık otları
Ey yüreğimin kir kıyısı
Cebren sürgün yedim dünden
Ve bu gün
Melankolik bir armağan örgüsü
Saçlarımın lodos yanığına muallak
Ateşten bir peron
Son yolculuğun bilet zihniyeti
Güneşi g/ördüğüm kadardı
Ellerimde solan çiçeklerin matem vakti
Şairler çıplak kalır
Mısralar giyindirmese yüreklerini
Her sayfa öksüz
Ve kalemler mutsuz
Ey çıplak ayaklı düş
Al mavi çocukluğumu özgürlükle emzir biraz
Deli bir orman kuytusu
Poyraza tutulan salıncak
Al bebek ellerimi la mütane bir efsunlu suyla yun
Bir bahar dolaşığı
İnce bir sızı biriksin dudaklarıma
s
o
n
r
a
s
ı
Kiraz bahçelerinde bıraktığım çalmaya meyilli masum hırsızlığım..
---n u r e t t i n Ö N D E R