ikindiye doğru davul-zurna sesi
Göynücek'den[1] Cafaroğlu ya da yeğeni Ali
köy çocukları eşliğinde davul çalınır
akşama köy kahvesinde toplanılır
bu defa ince saz yerini alır
“-ela ğözlerini sevdiğim dilbar·
sana bir sözüm var diyemiyorum
bilmem delimiyim mecnun gezerim
sırrımı ellere diyemiyorum
helal eyle al yanaktan aldığım
el uzadıp gonca gülün derdiğim
ince belini datlı dilini sevdiğim
gırılsın gollarım duramıyorum”
zengin düğünlerinde “tam çalgı[2]” çalınır
çocuklar toplaşır, oynaşır
tam çalgıda zurna yerini klarnete bırakır
bir de coşar trampet, onlara katılır
“-Hacıoğlu Sedet’e
Hacıbeyin gızını gelin aldığında
tam çalgı çalındıydı,
münasip görülmedi ondan sonra”
gündüzleri meydanda,
geceleri kahvede
telaş üstüne telaş,
düğün evlerinde
aynı çalgıcılar, çalınanlar,
aynı oyuncular, oynananlar.