Yeqzar Ceferli

Celil Cavanşirin "Azerbaycan dilinden imtina edelim" adlı köşesini okudum. İtiraf edelim ki, yazar çok güncel ve ağrılı bir konuya dokunmuştur. Hem istatistik, hem de kendine özgü bir yaklaşım tarzı ile konuyu aydınlatmaya çalışmış ve başarmış da. Yazar haklı olarak kaydeder ki, "Azerbaycan yazarı Bileceriden o tarafa adlaya bilmiyor" ve bunun sebebi olarak bu yazarın Azerbaycan dilinde yazması ile bağlıyor. Sanırım, yazar tam olmasa da hemen hemen, bir noktada haklıdır. Ben de o fikirdeyim ki, şimdi nazım veya nesir yazmasından bakılmaksızın yazarların büyük kısmı işte "Bilecerinin bu taraf"ı için yazıyor. Bunu iki başlı kavramak da olur. Ya bu yazarlar edebiyata geldiğinde yüzde yüz bunu düşünüyorlar ki, "Bileceridən o taraf" e gidebilir değildirler, ya da "Bilecerinin bu taraf" ında tanınmak onlar için daha umut verici ...
 
Yazar ayrıca haklı olarak basılan kitapların satılmamağından gileylenir ve eleştirmenlerin bu meseleye yaklaşımını eleştiriyor. Biliyoruz ki, "her bir eser işte güçlü bir eleştriden sonra tanınıyor". Celil Cavanşirin dediği "eleştirmenlerin çoğu, ancak isteğe bağlı ve tanışlıkla yazıyor" fikrini esas alıp yukarıda belirttiğimiz sitatı incelersek her şey anlaşılacaktır. Isteğe ve tanışlıkla popülerlik kazanan eserin öylece "Bilecerinin bu tarafı"nda kalmayı daha doğru. Çünkü bu eser sınırları aşıp biraz da ilerlerse o zaman Sabirin dediği:
 
Ecnebi seyre balonlarla çıkıyor
Biz hala otomobil minmeyiriz
 
- Misrasını biraz daha modern şekle salınmış halde bize okutacaklar.
 
"Yerli yazarların kitaplarının 1000-1500 tirajdan artık satılmaması" nın nedenini düşünüyorum ki, biraz da kendi psikolojimizle ilişkilendirmeliyiz. Eğer yabancı ülkelerin çoğunda kitaplar milyon tirajlarla basılıyorsa ve çabuk bir sürede satılıyorsa demek ki, o toplumun psikolojisi onlarda kitaba ilgi yaratır. Bizimse psikolojimiz henüz göklerdedir.
 
Bildiğim kadarıyla Azerbaycan dilinde yazıp yazmamak konusunda bence Celil beyin dediği "Bileceriden o taraf"a geçmeyen yazarlar için dilin hiçbir farkı yoktur. Bunun için öncelikle psikolojimiz buna hazır olmalıdır. Hemen "yazar" lar rus veya ingiliz dilinden birinde yazsalar da onlar için de Rusya'da veya ABD'de de Bileceriye uygun yerleşim bulunacak. Esas mesele odur ki, bizim gerçekten de kitaba ilgimiz ölmüş, dirilirse bile hala uzun zaman "canlı ölü" durumu taşıyacak. Biz hala kendimizi tanımıyoruz, dünyagörüşümüz zayıf, psixologiyamızı geliştirmeliyiz. Bunun için öncelikle okumak, savadlanmaq, maariflenmek gerekiyor.
( Azerbaycan Dilinden İmtina Polemiği ... başlıklı yazı Yeqzar tarafından 31.12.2014 tarihinde sitemize eklenmiştir. Sitemizde yayınlanan eserlerin hukuki sorumluluğu , kullanılan materyaller ve yazının içeriği yazarlarına aittir.İzin alınmadan kaynak gösterilse bile sayfamızdaki eserler başka yerde yayınlanamaz. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. )
Okuduğunuz Yazının Site Kurallarını İhlal Ettiğini Düşünüyorsanız, Site Yönetimine Bildirmek İçin Tıklayınız.
 

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu

EdebiyatEvi.Com | Edebiyat ve Kültür Platformu